Para Nedir, Osmanlı'da İlk Para, İlk Kağıt Para-Banknot

Para

Maddî kıymetleri değerlendirmeye ve serveti biriktirmeye yarayan bir ödeme aracıdır. Fıkıh eserlerinde, değer olma (semeniyet) niteliğine sa hib ödeme vasıtaları, “hılkî” olup olmama özelliği ile ayırıma tâbi tutulmuştur. Hılkî (kendi özü itibariyle) ödeme vasıtası, altın ve gümüştür. Altından yapılan paralara dinar, gümüşten yapılanlara dirhem denir. Bu ikisi dışındaki (bakır, nikel, v.b) madenlerden basılan paralara “fels” (ç. “fülûs”) adı verilir.

Farsça’da, parça cüz ve kıt’a manâsına gelen “para”, Osmanlılarda sikkeye alem olmuştur. Altının kesri olmak üzere kullanılan akçanın sürekli değişmesinden ötürü yeni bir kesrin çıkarılmasına ihtiyaç duyulmuş, bunun üzerine akçadan daha büyük parçalar halinde kesilen sikkeye “para” denmiştir. Bu sikke, Osmanlı kuruşlarının ortaya çıkması üzerine bunların asıl kesri kabul edilmiştir. Para denilen sikkenin ilk defa ne zaman çıkarıldığı hakkında tarihçiler kesin bilgi vermemekte daha çok 1066 (1655-1656) ve 1091 (1680) tarihleri zikredilmektedir.

Altının şimüşle veya başka madenlerin bu iki madenle karıştırılması suretiyle, çıkarılan paralara “mağşuş” para denir. Bu deyim daha ziyade, katkı maddesi saf altın ve gümüşten fazla olan karışık paralar hakkında kullanılır.

Madenî paralardan başka bir de ödeme vasıtası olarak kâğıt paralar basılmıştır ki, ilk kâğıt para Sultan Abdülmecid zamanında 1840’da “Kaime-i mu’tebere-i nakdiyye’ adıyla çıkarılmıştır. Karşılığı altın olan bu paralardan sonra, karşılığı değerli maden olmayan paralar da tedavüle çıkarılmıştır.

Daha yeni Daha eski