Ehli Suffa - Ashabı Suffa Nedir Ne Demektir

Suffa Ehli

Hicret’ten sonra Medine Mescidi’-nin yanında inşâ ediimiş bulunan Suffa’da barınan ve ilim tahsil eden Sahâbiler için kullanılan bir tabirdir.

Suffa ehli, umumiyetle fakir ve kimsesiz müslümanlar olup, bunların iaşesi, bizzat peygamber tarafından veya onun tavsiye ve teşviki iie diğer sahâbiier tarafından temin edilirdi. Hz. Peygamberin elinde bir miktar para bulunduğu bir sırada, kendisinden ödünç para isteyen kızı Fâtıma’ya, “Sen, Suffa Ehli’nin midesini boş bırakmak pahasına sana istediğin şeyi veremem.” buyurması, onun Suffa Ehli’ne olan maddî ve mânevi alâkasını açıkça göstermektedir.

Suffa Ehli, esas itibariyle Kur’ân tahsil ediyorlardı ki, “karî” (Kur’ân okuyan-çoğulu “kurrâ) terimi buradan gelmektedir. Aralarında, büyük muhaddisler yanında, tasavvufi bir hayat yaşayanlar da vardı. Kaynakların belirttiğine göre, içlerinde, hukukçu İbn Mes’ud, hadîsçi Ebû Hüreyre ve Abdullah b. Ömer, Hz. Peygamberin müezzini Bilâl, büyük zâhid Ebû Zer, Suheyb ve Selmân, Irak fâtihi Sa’d b. Ebî Vakkas gibi ünlü sımaların da bulunduğu Suffa Ehli’nin sayısı, bir zaman geldi ki, gündüzlü talebe ile birlikte 400’e ulaştı. Bu hızlı artış karşısında Suffa yetersiz oldu ve Hz. Peygamber. Medine’nin muhtelif mahallelerinde, daha üst seviyede tahsile hazırlık mahiyetinde mektepler kurdu. Nitekim, daha Hicret’in ikinci yılında böyle bir mahalle mektebinin açıldığı rivayet edilir.

Hz. Peygamber, Suffa’nın disiplinini sağlamak ve gerektiğinde sözcülük yapmak üzere talebe arasından başkan da seçerdi ki, bir ara bu görevi Ebû Hureyre’ye vermiştir. Zamanla buradan yetişenler, Arabistan’ın muhtelif bölgelerine tebliğci ve muallim olarak gönderilmekteydi.

Suffa’da öğretim ücretsizdi. Hatta Resulullah, hocaların talebeden hediye kabul etmesine dahi rıza göstermezdi. Nitekim, Suffa Ehli’nden biri, hocası Ubâde b. Sâmit’e bir yay hediye etmiş, fakat durumu öğrenen Hz. Peygamber, “Bu ateşten bir yaydır!” buyurmak suretiyle memnuniyetsizliğini beiirtmişti.

Suffa, aynı zamanda, Medine’de evi olmayan müslüman talebe için pansiyon vazifesi görmesi yanında, İslâmın temel prensiblerini öğrenmek için Medine’ye gelen ziyaretçiler için misâfirhâne olarak da kullanılmaktaydı.

Daha yeni Daha eski