Sarhoşluk
Bu maddede yazılanlar hekim uyarısı ya da önerisi değildir. |
Sarhoşluk, fazla miktarda alkollü içecek tüketiminin neden olduğu, duyu bozuklukları, hareket uyumsuzlukları, konuşma bozuklukları, saldırganlık veya mutluluk hissi gibi davranışların genel adı.
Vücut ve davranışlar üzerindeki etkisi
Tüketilen alkolün çoğu, mide ve bağırsaklar tarafından emilir. Ancak alkol, kan dolaşımına geçmek için hazmettirici enzimlere gerek duymayan özel bir besin olduğu için, ağızdan içeri girer girmez etkisini göstermeye başlar. İçkinin yapısında bulunan ve suda çok çabuk eriyen etil alkol o kadar süratle erir ki, içilen her yudum alkolün bir kısmı, daha yutmadan önce, dil ve diş etleri arasından doğruca kana karışır.Kan damarları mideden ve bağırsaklardan aldıkları alkol ve besinleri doğrudan karaciğere taşır. Kullanılan alkol birkaç dakika içinde beyne ulaşır. Sinir hücrelerini etkileyerek vücuda gönderilen mesajları yavaşlatır. Kalp kasları alkolün etkisiyle genişler ve nabız hızlanır. Daha fazla alkol tüketiminde konuşma, görme, denge ve muhakeme merkezleri bozulur. Daha fazla alkol sindirilirse, kişi bilincini kaybetmeye başlar. Kandaki yüksek seviyedeki alkol, nefes almayı zorlaştırarak ölüme neden olur.
Kadınlar, alkole erkeklere oranla daha duyarlıdırlar. Bunun en önemli nedeni, kiloca erkeklerden daha hafif olmalarıdır. Alkol yağda çözülemediğinden, kandaki alkol oranı daha da artar. Kadınlarda, alkolü midede sindiren enzim düzeylerinin erkeklere göre az olması da kana fazla alkol karışmasının başka nedenidir.
Davranışlar
Alkolün etkisi miktardan başka yaşa, cinsiyete, sağlık durumuna ve en önemlisi içilen içkinin türüne göre değişir. Bununla birlikte insanların alkole karşı tepkileri birbirinden çok farklıdır, buna insanların beyin kimyasındaki farklılıklar neden olur. Akut alkol zehirlenmesinin belirtileri konuşma bozukluğu, uyumsuz davranışlar, bağırtılı ve zaptedilemez davranışlardan kusma, uyuklama, uyuşukluk (letarji) ve şuursuzluk davranışlarına kadar farklılıklar içerir. İçki kısa sürede çok miktarda alınırsa sarhoşluk hali komaya kadar varabilir. Bu durumda kollaps ya da solunum bozukluğu yüzünden ölüm tehlikesi her zaman vardır.
Bazen çocuklarda ya da kötü beslenmiş kişilerde (özellikle süreğen alkolikler) nispeten hafif dozda alkol alındıktan sonra bile hipoglisemi koması meydana gelebilir. Yine nispeten az miktarda alınan alkolden sonra aşırı hareketlerle belirgin bir sarhoşluk ortaya çıkabilir, kişi yıkıcı öfkeye kapılır, sonra derin bir uykuya dalar.
Etkisini azaltmak
Alkol tüketimi sırasında sarhoşluğun azaltılması için farklı yöntemler uygulanabilir. Bunlardan biri mümkünse içki içmeye başlanmadan önce bir bardak süt içilmesidir. Yine mümkünse tek tip içkiyle yetinilmeli; hammaddesi üzüm ve tahıl olan içkiler birbirlerine karışmamalı, ara ara su içilmelidir. İçkiyle kuruyemiş gibi tuzlu gıdaların tüketilmesi lezzetli olmasının yanı sıra tıbbi öneme de sahiptir. Yüksek düzeyde potasyum içeren bira ve şarap kısa sürede çok tüketildiğinde vücudun sodyum-potasyum dengesini bozar. Kramp ve kalp spazmına neden olabilecek bu dengesizliği küçük bir miktar tuzlu leblebi bile engelleyebilecek sodyuma sahiptir.
Hukuk
Bireylerin sarhoş iken tabii oldukları sınırlamalar ve cezai sorumsuzluklar ülkeden ülkeye değişir. Sarhoşluk, Türk Medeni Kanunu’nda temyiz kuvvetini ortadan kaldıran nedenlerden biri olarak görülür. Yasaya göre, temyiz kudreti olmayanların medeni hakları kullanma ehliyeti yoktur (madde 13). Türk Ceza Kanunu (TCK) sarhoşluğu ceza ehliyeti olarak değerlendirir. Ceza kanunu, kendi isteğiyle sarhoş hale gelen kişilerin ceza ehliyetlerinin tam olduğunu, bu durumdaki kişilerin işleyecekleri suçlarda ceza sorumluluklarının değişmeyeceğini öngörür (madde 48). Sarhoşlukla ilgili başka bir düzenleme, TCK’nın 571. maddesinde yer alır. Bu madde hükmüne göre halka açık bir yerde halkın huzurunu bozacak derecede sarhoş olanlar, hafif hapis veya para cezasıyla cezalandırılır.
Türkiye’de ticari araç sürücüleri ve kamu hizmetinde çalışan sürücülerin alkollü olarak trafiğe çıkmaları tümüyle yasaklanmış, diğer sürücüler içinse yasal sınır olarak bir litre kanda yarım gram alkole eşit olan, 0.50 Promil (50 miligram alkol/100 mililitre kan) belirlenmiştir. Promil hesabına göre 0.5 promilin denk geldiği 1.5 şişe bira veya 3 kadeh şarap veya 3 kadeh meyve kokteylinden fazla alkol alanların trafiğe çıkması sınırlanmıştır.