Tesnîm (ar. i.)
Bir kabı tepeleme doldurmak, bir şeyin üstüne, üzerine çıkmak, deveyi hörgücünü büyütmek üzere beslemek manâlarına gelir. Ancak bu kelime daha ziyade Cennet’te bir çeşmenin adı olarak kullanılır. Tesnim, Kur’ân-ı Kerîm’de şu şekilde geçmektedir. “Muhakkak iyi kimseler, nimetleri devamlı olan Naîm Cenneti’nde süslü tahtlar üzerine (kendilerine verilen nimetleri neşe içinde) seyrederler. Öyle ki, nîmetlenmelerinin zevkini yüzlerinde tanırsın. Onlara (el değmemiş) saf bir şarabdan içirilr. Onun (içinde şarap bulunan kabın) mühürü misktir. Artık imrensin imrenecekler… O şarabın katığı Tesnim’dir. O tesnim bir pınardır ki, mukarrebe derecesinde olanlar sırf ondan içerler (İnşikak, âyet 22-28).
Cennetteki ırmaklar, fazilette birbirinden farklıdır. Tesnim, Cennet ırmaklarının en üstünü olduğu gibi, bu pınardan içecek olan mukarribler (Allah’a yakın olanlar) de Cennet ahalisinin önde gelenlerindendir.