Ebû Ubeyd Abdülvâhid b. Muhammed el-Cûzcânî XI. yüzyılda yaşayan müslüman astronom ve matematikçi.
Hayatı hakkında bilinenler, İbn Sînâ’nın (980-1037) yakın dostu ve öğrencisi olduğundan ibarettir. Buna göre, aralarında önemli bir yaş farkı bulunmaması ve dolayısıyla onun da X. yüzyılın sonları ile XI. yüzyılın ilk yarısında yaşamış olması gerekir. Cüzcân’ın, bugünkü Afgan Türkistanı’nda Murgab ile Amuderya arasında, halkının çoğunluğunu Türkler’in teşkil ettiği bir bölge olması, el-Cûzcânî nisbesini taşıyan Abdülvâhid b. Muhammed’in de dostu İbn Sînâ gibi Türk asıllı olabileceğini kuvvetli bir ihtimal olarak akla getirmektedir.
Abdülvâhid el-Cüzcâni’nin ilim âlemine yaptığı en büyük hizmet İbn Sînâ’nın Kitâbü’ş-Şifâ adlı eserini ve bu eserin mukaddimesinde yer alan filozofun otobiyografisini tamamlamış olmasıdır. Esere eklediği Önsözden İbn Sînâ’nın hayatı hakkında geniş bilgi elde edilmekte, ayrıca onun notlarını kendisinin kitap haline getirdiği ve eksik yerlerini de tamamladığı öğrenilmektedir. Kıfiî, İbn Ebû Usaybia. Beyhak ve Şehrezûrî gibi biyografi yazarları. İbn Sînâ hakkında verdikleri bilgileri Cûzcâni’den naklettiklerini belirtmektedirler. Beyhaki’nin Tetimmetü Şıvâni’l-hikme’de açıkladığına göre Cûzcânî, İbn Sînâ’nın eş-Şifâ adlı kitabından başka en-Necât’ı ile er-Risâletü’l- calâ ‘iyye’sinin de sonlarına matematik ilimleriyle ilgili birer bölüm eklemiş, ayrıca el-Kânûn’un zor anlaşılır yerlerini de şerhetmiştir. Yine Beyhakî, İbn Sînâ’nın Hay b. Yakzân adlı risalesini de şerhettiğini, ayrıca Kitâbü’l-Hayevân adlı Farsça bir eser kaleme aldığını ve bu eserin bir nüshasının o çağda Nîsâbur Nizamiye Kütüphanesi’nde mevcut olduğunu bildirmektedir.
Cûzcânfnin bugüne yalnız iki eseri intikal etmiştir. Bunlardan Kitâbü Keyfiyyeti’l-eflâk, gezegenlerin birbirlerine kıyasla yerlerini inceleyen ele geçmemiş bir eserinden bizzat kendisinin yaptığı bir özettir ve üç ayn nüshası bulunmaktadır. Ayrıca bu eser Kutbüddin eş-Şîrâzî tarafından da Fe’altü felâ telüm’ün içinde özetlenerek iktibas edilmiştir. Diğer eseri Hilâşu terkîbi’l-eflâk adını taşımaktadır. Bugün bu kitabın müstakil bir telif olmayıp Fergâ-nî’nin Kitâbü’l-Cevâmi’ adlı eserine yazılmış bir şerh olduğu anlaşılmış bulunmaktadır. İbnü’l-Heysem’in çağdaşı olan Abdülvâhid el-Cûzcânî de Kitâbü Keyfiyyeü’l-eflâk’te, onun gibi fakat ondan müstakil olarak Batlamyus’un sistemini incelemiş ve o da konuya çözüm getirememiştir. Bununla beraber İbnü’l-Heysem’den farklı biçimde, Batlamyus’un hatalarını ihtiva etmeyen kendine ait bir sistem kurmaya çalışmıştır. Ancak sonuçta ortaya koydukları, onun da “Equant problemi”ni tam anlayamadığını göstermektedir.
Eserlerinde Cûzcânrden bahseden ve çalışmalarından alıntılar yapan Kutbüddin eş-Şîrâzî, her ne kadar onu şiddetle eleştirmiş, görüşlerini geçersiz ve “Çok büyük apaçık yanlışlıklar” şeklinde nitelemişse de Cûzcânfnin İslâm astronomi tarihinde önemsiz sayılamayacak bir yere sahip olduğu şüphesizdir.
XVI. yüzyılın ikinci yarısında yaşayan ve Nasîruddin et-Tûsi’nin Risâle-i Sî Faşî’ı ile Çağmîni’nin el-Mülahhaş fi’l-fieyVsine birer açıklama ve usturlabın kullanılışı üzerine bir kaside yazmış olan Abdülvâhid b. Muhammed ile Abdülvâhid b. Muhammed el-Cüzcâni’yi karıştırmamak gerekir.
Diyanet İslam Ansiklopedisi