Emir i Alem Nedir, Ne Demek, Görevi, Hakkında Bilgi

Mîr-i alem. Türk ve İslâm devletlerinde hükümdarın bayrağını taşımakla görevli kumandan.

Selçuklular’dan itibaren siyasî ve aske­rî bir unvan olarak kullanılan mîr-i alem, Arapça emîrin kısaltılmış biçimi mîr ile (bey) alem [sancak, bayrak] kelimelerinden oluşur.[emîrü’l-alem -» emîr-i alem -» mîr-i alem] Liva ve râye de alemle aynı mânaya gelir. İslâm tarihi kaynaklarında Hayber’in fethine kadar 7/628 daha çok livâ kelimesinin kullanıldığı kaydedilmek­tedir. İbn Sa’d da bu tarihten evvel râye kelimesine rastlanmadığını belirtir. Selçuklulardan önceki dönemlerde sâhibü’l-livâ / sâhibü’r-râyenin mîr-i alem karşılığında kullanıldığı görülmektedir.

Hz. Peygamber erken tarihlerden itiba­ren Hz. Hamza, Ubeyde b. Haris ve Abdul­lah b. Cahş gibi sahâbîleri sâhibü’l-livâ olarak görevlendirmişti. Daha sonra Hz. Ali başta ol­mak üzere Mikdâd b. Amr, Sa’d b. Ebû Vakkâs. Mus’ab b. Umeyr, Sa’d b. Muâz, Sa’d b. Ubâde, Kays b. Sa’d b. Ubâde, Hubâb b. Münzir, Ubeyd b. Hudayr, Hz. Ebû Bekir ve Zübeyr b. Avvâm gibi sahâbîler de sâhibü’l-livâ olarak görev yapmıştır. Genellikle her kabilenin ve askerî birliğin livası vardı. Livayı öncelikle birliğin ku­mandanı, bazan da öncü birliğin başındaki görevli taşırdı.

İbnü’l-Esîr, Zengîler’den I. Seyfeddin Gazi’nin (1146-1149) Selçuklu hükümdar­ları dışında başı üzerinde sancak taşınan ilk hükümdar olduğunu, daha önce ma­hallî hükümdarların Selçuklu sultanlarına hürmeten böyle bir uygulamada bulunmadığını anlatır. Bu bilgilerden mîr-i alemlerin sancağı Selçuklu sultanlarının başı üzerinde tuttukları öğrenilmektedir. Selçuklular’a dair kaynaklarda “emîr alem”, “emîr-i alemdâr emîrü”l-alemi’s-sultânı” ve “sâhibü’l-alem” şeklinde anılan mîr-i ale­min sultanın önemli kumandanları ara­sında yer aldığı ve muharebelerde ön saf­larda savaştığı anlaşılmaktadır. Nitekim Anadolu Selçuklu Sultanı I. Kılıcarslan’ın Musul yakınlarında Büyük Selçuklu kuv­vetleriyle yaptığı savaşta sâhibü’l-alemin üzerine hücum edip onu ağır şekilde ya­raladığı, İrak Selçuklu Sul­tanı Mes’ûd b. Muhammed Tapar ile Ab­basî Halifesi Müsterşid-Billâh arasındaki bir savaşta emîrü’l-alemi’s-sultânînin ön saflarda çarpıştığı II. Tuğrul’un emîr-i alemdarının Muharrem 584’te İldenizliler’den Nusretüddin Ebû Bekir’e karşı muharip birlik­lerin önünde savaştığı, II. Tuğrul’un Şev­val 589’da [Ekim 1193] emîr-i alemini 4000 kişilik bir süvari birliğiyle İldenizliler’den Kutluğ İnanç üzerine sevkettiği ve onun da Kutluğ İnanç’ı bozguna uğrattığı bilinmektedir. Aynı kurum Oğuzlar’-da da mevcuttur.

Muhammed b. Ali er-Râvendî’nin (ö. 604/1207’den sonra) verdiği bilgilerden Abbâsîler’in de bu unvanı kullandığı ve Hârizmşahlar’la Irak’ta cereyan eden mü­cadelede Halife Nasır- Lidînillâh’ın emîr-i aleminin Hârizmşah Alâeddin Tekiş’İn Irak’taki temsilcisi Mayacık ile 594’te  savaştığı anlaşılmaktadır. Karahanlılar’da “alem başlar eri” unvanı verilen alemdarın (mîr-i alem) savaş sırasında harekâtı yakından takip ederek düşmana saldıracak askerlerin saf dışı kalmaması için çalıştığı ve savaşta ön saflarda yer al­dığı görülmektedir. Bu unvanı Hârizmşahlar da kullanmıştır. Nesevî, Hârizmşah Alâeddin Muhammed b. Tekiş dönemin­de (1200-1220) emîrü’l-alemi’l-Irâkî un­vanına sahip Şemseddin adlı bir kuman­dandan bahsetmektedir. İbn Bîbî Anadolu Selçuklularının nüfuzlu devlet adamlarından Sâdeddin Köpek ile mücadele eden ve onu yaralayan emîrler ara­sında emîr-i alem Togan’ın da bulundu­ğunu Simre subaşılığına tayin edilen emîr-i alem Şah Melik’in devrin itibarlı kumandanla­rından biri olduğunu belirtir.

Tâceddin es-Sübkî, Memlükler’de tablhâneden (nevbethâne) sorumlu olan emîr-i alemin savaş sırasında nevbet ça­lınması için gerekli önlemleri alması, as­kerleri saldırıya teşvik edip cesaretle sa­vaşmalarını sağlaması gerektiğini kayde­der. Kalkaşendî de Memlükler’de önemli görevleri olan emîrler arasında saydığı emîr-i alemin tablhânedeki savaş araç ve gereçlerinin, bayrak ve sancakların korunmasından so­rumlu olduğunu ve emrinde birçok gö­revli bulunduğunu söyler. Kalkaşendî ayrıca, Memlûk Sulta­nı el-Melikü’z-Zâhir Berkuk’un emîr-i alem Ebû Bekir’in Remle valiliğine tayin edil­diğine dair bir tevkîine de eserinde yer vermiştir.

  • Emir i Alem Nedir -Osmanlıda- Görevi, Hakkında Bilgi

TDV İslâm Ansiklopedisi
vikipedi

Daha yeni Daha eski