Mikat Nedir, Sınırı, Yerleri Nerelerdir, Kaç Tanedir, Hakkında Bilgi

Mîkât. İhrama girilecek zaman ve yer anlamında fıkıh terimi.

Sözlükte “belli bir zaman tesbit etmek” anlamındaki vakt kökünden türeyen mîkât çoğulu mevâkît “vakit” karşılığı ya­nında “bir iş yapmak için belirlenen za­man veya yer” mânasına da gelir. Fıkıh terimi olarak hac ve umre ibadeti için ih­ram giyilecek günleri [el-mîkâtü’z-zamânî] ve yerleri [el-mîkâtü’l-mekânî] ifade eder. Zamanla ilgili mîkât hac için şevval, zilka­de aylarıyla zilhiccenin ilk on günü, umre için yılın tamamıdır. Mekânla ilgili mîkât Mekke’ye gidenlerin veya hac ve umre yapacakların İhrama girecekleri nokta­lardır.[mevâkîtü’l-ihrâm] Kelime bu son anlamında daha yaygın bir kullanıma sahiptir.

Kur’ân-ı Kerîm’de mîkât kelimesi bir yerde çoğui şeklinde olmak üzere sekiz âyette sözlük anlamında geçmekte, ha­dislerde de hem sözlük hem terim anlamında yer almaktadır. Kur’an’da Kabe “el-beytü’l-harâm [Mâide 5/2] onu çevreleyen mescid “el-mescidü’l-harâm [İsrâ 17/1] Mekke şehri de “harem [Kasas 28/57; Ankebût 29/67] diye nite­lendirilerek buraların korunmuş ve say­gıya değer yerler olduğu belirtilmiştir. Hz. Peygamber de Mekke’nin yerlerin ve gök­lerin yaratıldığı gün Allah tarafından ha­ram kılındığını ve kıyamete kadar da böyle kalacağını ifade etmiştir. Bunların ya­nında Hz. Peygamber’in diğer bazı açıkla­ma ve uygulamalarına dayanılarak Mek­ke ile belirli çevresine harem, burayı kuşatan ikinci bölgeye Hil, bunların dışında kalan yerlere de “âfâk” denilmiş, Harem ve Hil dışından hac ve umre için yahut başka bir amaçla Mekke’ye gelenlerin be­lirli yerlerde ihrama girip bazı kurallara uymaları zorunlu kılınmıştır. Harem böl­gesinde oturanlar hac için bulundukları yerden, umre için Hil bölgesine çıkarak, Hil bölgesinde oturanlar hac ve umre için bulundukları yerden, buraların dışından gelen afakîler ise kendileri için belirlenen mîkât yerlerinden ihrama girerler. Afakîlerin ihrama gireceği bu yerler Hz. Peygamber tarafından beş nokta halinde belirlenmiş­tir.

1. Zülhuleyfe. Günümüzde “âbâr-ı Alî [ebyâr-ı Alî] diye bilinen bu yerin Mescid-i Nebevî’den uzaklığı yaklaşık 11 km. olup Medine’nin güneybatı sınırı buraya kadar ulaşmıştır. Medine yönünden gelenlerin ihrama gireceği Zülhuleyfe aynı zaman­da Mekke’ye en uzak mîkâttır. Resûl-i Ek­rem Veda haccı için burada ihrama gir­miştir.

2. Cuhfe. Kızıldeniz sahiline 9 km., Mek­ke’ye 187 km. mesafede bir köydür. Eski devirlerde Şam bölgesinden gelenlerin mîkâtı olan bu yer günümüzde harap du­rumda olup uğrak yeri değildir ve yerini Râbiğ şehri almıştır. Mekke’ye 186 km. mesafedeki Râbiğ Türkiye, Lübnan. Suri­ye, Ürdün, Filistin, Afrika ülkeleri ve Batı ülkeleriyle Suudi Arabistan’ın bazı kuzey bölgelerinden doğrudan Mekke’ye gelen hacıların mîkâtı durumundadır.

3.  Zâtüırk. Karnülmenâzil hizasında bulunan bu mevki İrak yönünden gelen­lerin mîkâtı olup günümüzdeki adı Darîbe’dir. Buhârî ve Müslim’deki konuya iliş­kin hadislerde yer almayan bu mîkâtın Hz. Ömer’in takdiriyle mi yoksa başka bir hadisle mi belirlendiği konusunda görüş ayrılığı bulunmaktadır. İmâm Şafiî ile ba­zı Şafiî fakihleri ve İmam Mâlik bu nokta­nın nasla değil icmâ yoluyla tesbit edildi­ğini söylemişler ve bu konuda Abdullah b. Ömer’den nakledilen şu rivayeti delil göstermişlerdir: Hz. Ömer zamanında Basra ve Küfe şehirleri kurulunca ahalisi halifeye gelerek Resûlullah’ın Necidliler için tayin ettiği Karnülmenâzifin kendile­rine sapa düştüğünü, oraya kadar gitmenin çok meşakkatli olduğunu söyleyince Hz. Ömer, “Öyleyse siz Mekke’ye giden yo­lunuzun üzerinde Karnülmenâzil hizasın­da bir nokta bulup orayı mîkât edinin” demiş ve ardından Iraklılar için Zâtüirk mevkiini mîkât tayin etmiştir. Hane­fî ve Hanbelî fakihleriyle Şafiî fakihlerinin çoğunluğu ise bu konudaki hadisin sahih olduğunu dolayısıyla söz konu­su belirlemenin nasla sübût bulduğunu söylemişlerdir.

4. Karnülmenâzil. Mekke’ye 94 km. uzaklıktaki bu yer günümüzde Seylülke-bîr adıyla tanınan büyük bir köydür. Necid bölgesi başta olmak üzere Körfez ül­keleri, Irak, İran ve diğer doğu ülkelerin­den gelen hacılar burada ihrama girer. Üst tarafında ise Vâdîmuhrim diye bili­nen büyük ve mâmur bir köy bulunmak­tadır. Eskiden çok az sayıda hacının uğ­radığı ve Karnülmenâzil’in hizasında ka­bul ederek ihrama girdiği Vâdîmuhrim, daha sonra Tâif – Mekke yolunun yapımı ile çok sayıda hacının ihram için tercih ettiği bir nokta haline gelmiştir.

5. Yelemlem. Mekke’ye 54 km. mesa­fede bulunan bu noktada Yemen’den ve Suudi Arabistan’ın güneyinden gelen ha­cılar ihrama girer. Ayrıca Malezya, Endo­nezya, Çin ve Hindistan’dan deniz yoluy­la gelen hacılar için de bu noktanın hizası mîkât kabul edilmiştir.

Mîkâtların Mekke’ye mesafeleri konu­sunda çok farklı rakamların verilmesi son dönemde yeni yolların yapımından kay­naklanmaktadır. Bölgenin dağlık olan ara­zi yapısına uygun düşen eski güzergâhlar açılan yeni güzergâhlarla yer değiştirmiş, bazan iki güzergâh arasında büyük me­safe farkı ortaya çıkmıştır. Bu yerlerin mî­kât olarak belirlenmesi mutlaka o nokta­da ihrama girileceği anlamına gelmez; söz konusu mevkilerin hizasında herhan­gi bir yerde ihrama girmek de mümkün­dür.

TDV İslâm Ansiklopedisi

 

Daha yeni Daha eski