MAXIM, Hiram Stevens (1840-1916)
ABD asıllı İngiliz mucit ve sanayici. İlk tam otomatik makineli tüfeğin tasarımcısı ve yapımcısıdır.
5 Şubat 1840’ta ABD’nin Maine Eyaleti’ndeki Sangerville kentinde doğdu, 24 Kasım 1916’da Londra yakınlarındaki Streatham’da öldü. On dört yaşında bir araba yapımcısının yanında başlayan çıraklık dönemini, amcasının Fitchburg’daki mühendislik bürosunda tamamladı. Boston’da teknik aygıtlar üreten bir şirkette, bir süre de New York’taki bir gemi yapım şirketinde çalıştıktan sonra, 1878’de elektrikle aydınlatma alanında çalışan bir kuruluşun başmühendisliğine getirildi. 1881’de İngiltere’ye yerleşti. 1884’te de kendi adıyla anılan bir tam otomatik makineli tüfek ve bu silahta kullanılmak üzere bir tür dumansız barut yaptı. Londra yakınlarında bir fabrika kurarak seri üretimine geçtiği makineli tüfekler kısa sürede birçok ülkenin ordusunda kullanılmaya başlamıştı. Kuruluşunu 1888’de Nordenfelt, 1896’da Vickers şirketleriyle birleştiren Maxim, bu arada havacılıkla ilgilenerek motorlu uçuş araçlarının tasarımına da yöneldi. Çok çeşitli buluşlarıyla ABD’de 122, İngiltere’de 149 patent hakkı alan ve 1900’de İngiliz uyruğuna geçen Maxim’e ertesi yıl “Sir” unvanı verildi. Ailenin öbür üyelerinden, kardeşi Hudson Maxim (1853-1927) patlayıcılar üzerinde çalışmış, “maksimit” adıyla bilinen, dinamitten bir buçuk kat güçlü bir patlayıcı ve dumansız top barutu geliştirmiş, oğlu Hirman Percy Maxim (1869-1936) ise silahlarda ve motorlu araçlarda kullanılan bir susturucu tasarlamıştır.
Boston ve New York’ta bulunduğu dönemlerde, havagazı üreteci, lokomotif farı ve elektrikli basınç ölçme aygıtı gibi yeni buluşlarla adını duyuran Maxim, 1884’te gerçekleştirdiği tam otomatik makineli tüfekle büyük sanayiciler arasına katıldı. Fişeğin namluya sürülmesi işleminin otomatik olarak yapıldığı Maxim tüfeğinde, ilk atıştan sonra patlamanın etkisiyle geriye kayan mekanizma, boş kovanı dışarı fırlatırken kendisini gövdeye bağlayan bir yayı da sıkıştırır. Bu yayın itmesiyle eski yerine doğru ilerlerken, bir tırnak yardımıyla şarjörden aldığı yeni bir mermiyi namlu kuyruğuna yerleştirir ve atışa hazır duruma getirir. Bu anda tetik basılı konumdaysa iğne düşer ve mermiyi patlatır. Namlusu suyla soğutulan ve dakikada 666 atışlık bir hıza ulaşabilen Maxim otomatik makineli tüfekleri sonraları normal piyade tüfeği biçimine dönüşmüş ve 1960’lara değin kullanılmıştır.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi