William McKinley Kimdir, Hayatı, Hakkında Bilgi

McKINLEY, William (1843-1901)

ABD’li siyaset ve devlet adamı. ABD’ nin denizaşırı yayılmasını başlatmıştır.

29   Ocak 1843’te Ohio Eyaleti’nde Niles’te doğdu, 14 Eylül 1901’de New York Eyaleti’nde Buffalo’da öldü. 1861-1865 Amerikan İç Savaşı sırasında Kuzey ordusunda albay Rutherford Hayes’in emir subayı olarak savaştı. Daha sonra ABD’nin 19. başkanı seçilen Hayes onun siyasi kariyerinde de etkili oldu. Binbaşı rütbesiyle terhis olduktan sonra Albany Hukuk Okulu’nda öğrenim gördü. 1867’de Ohio’da Canton’da baroya kabul edildikten iki yıl sonra Stark ilçesi savcısı olarak kamu hizmetine girdi. Aynı yıllarda Cumhuriyetçi Parti yandaşı olarak siyasete atıldı. 1877-1890 arasında aralıklı olarak Temsilciler Meclisi üyeliği yaptı.

İç Savaş sonrası sanayinin hızla geliştiği bu yıllarda çiftçilerle sanayicilerin çıkarına olan iktisat politikaları çelişmekte, izlenecek para politikası konusunda yoğun bir tartışma sürmekteydi. İki parti içinde de tam bir görüş birliği olamamasına karşın genel olarak Demokratik Parti borçlanmadan ve enflasyonist politikalardan yana olan çiftçilerin ve gümüş madeni sahiplerinin istemleri doğrultusunda, hükümetin bol miktarda gümüş satın alarak karşılığında kâğıt para basmasını savunuyordu. Sanayicilerin sözcüsü durumundaki Cumhuriyetçi Parti’nin büyük bölümü ise doların altına bağlanmasını, böyle-ce para istikrarının sağlanmasını istiyordu.

İktisat politikası

McKinley kongrede bulunduğu yıllarda sanayinin yüksek gümrüklerle korunmasının ve gümüşe dayalı kâğıt para basımının sınırlandırılmasının savunuculuğunu yaptı. 1889’da yeni bir gümrük yasası hazırlamak amacıyla oluşturulan komitenin başkanlığına getirildi. 1890’da kabul edilen McKinley Gümrük Yasası’yla gümrük oranlan % 50 yükseltildi, bazı tarım ürünleri de korunan mallar listesine alındı. Ancak yeni yasa o yıllarda tarım kesiminin en büyük sorunu olan tarım ürünlerindeki sürekli fiyat düşüşlerini engelleyemedi. Buna ek olarak girdi fiyatlarının artması çiftçilerin gelirlerini düşürdü. Bu olay 1890 seçimlerini Demokratik Parti’nin kazanmasında en büyük etken oldu.

McKinley 1890 seçimlerini kazanamayınca Ohio’ ya döndü. Zengin bir Clevelandlı işadamı olan Mark Hanna onu valilik seçimleri için destekledi. 1891-1895 arasında iki dönem Ohio valiliği yapan McKinley, bu dönemde iktisadi görüşleri doğrultusunda güçlü bir siyasi taban oluşturdu. 1890-1893 iktisadi bunalımının yol açtığı sorunlara çare bulmak için işçiler lehine bazı yasalar çıkarttı, bir grev fonu oluşturulmasına katkıda bulundu. Yine Mark Hanna’ nin desteğiyle 1896’da Cumhuriyetçi Parti’nin başkan adayı oldu. Demokratik Parti ve Popülist Parti’ nin adayı William Jennings Bryan’la aralarında geçen çekişmeli seçim kampanyası boyunca sanayinin yüksek gümrüklerle korunmasının ülkeye bolluk ve refah getireceğini savundu. Hanna’nın büyük işadamlarından topladığı olağanüstü miktardaki paralarla harcamaları karşılanan seçim kampanyası sonunda, büyük bir çoğunlukla başkan seçildi. Kurduğu hükümette işadamlarına da yer verdi. Öncelikle 1890 McKinley Gümrük Yasası’nı ele alarak yeniden düzenledi. 1900 yılına doğru iktisadi bunalımın sona ermesiyle tarım ürünleri fiyatlarının ve ihracatının yükselmesi, ayrıca altın üretiminin artması, ekonomiye yeniden canlılık getirdi. 1900’de doları altına bağlayan Altın Standardı Yasası fazla muhalefetle karşılaşmadan kabul edildi ve altınla gümüş arasındaki savaş sona erdi.

İspanyol-Amerikan Savaşı

McKinley döneminin en önemli olayı 1898 İspanyol-Amerikan Savaşı ve savaş sonrası gelişmeler oldu. Küba’da İspanyol sömürge yönetimine karşı verilen bağımsızlık mücadelesi 1895’ten sonra hız kazanmış, bu olay farklı gerekçelerden kaynaklansa da ABD kamuoyunda İspanya’ya karşı ortak bir muhalefet doğurmuştu. Dışa açılmak isteyen Amerikan işadamları Atlantik ve Pasifik (Büyük) Okyanusu’ndaki İspanyol sömürgelerine göz dikmişlerdi ve İspanyollar’ın Kübalılar’a kötü davrandıklarını bahane ederek İspanya’ya savaş açılmasını istiyorlardı. Basın “İspanyol vahşetine uğramış Kübalılar’a” ilişkin heyecan yaratıcı haberler vererek kamuoyunun savaş isteğini desteklemesinde önemli bir rol oynuyordu. McKinley hemen savaşa yanaşmayarak Ispanya’yı Küba’ya özerklik vermesi konusunda ikna etmeye çalıştı. Ancak Şubat 1898’de Havana limanında demirlemiş bir ABD gemisinin batırılması, olayların gidişini hızlandırdı. İspanya ABD’yle savaşa girmektense önemli ödünler vermeye hazırdı. Ancak kamuoyunun baskısı İspanya’nm kararını bildirmesini engelledi. McKinley’nin 20 Nisan 1898’de Kongre’ ye sunduğu Küba’ya müdahale planı hemen onaylandı.

Çok kısa süren savaş sırasında ABD önce Fili-pinler’de, sonra Küba’da İspanyol donanmasını ve
kara ordusunu yendi. Ardından Puerto Rico ele geçirildi. Barış görüşmelerine sıra geldiğinde İspanyol sömürgelerinin ne olacağı konusunda yeni bir tartışma ortamı doğdu. ABD’nin savaşa toprak elde etmek amacıyla girmediğini, İspanyol sömürgelerini ele geçirmenin ABD’nin özgürlükçü geleneğiyle bağdaşmayacağını savunanlar azınlıkta kaldı; ABD’nin ulusal çıkarlarının yayılmada olduğunu savunanlar baskın çıktı. Aralık 1898’de imzalanan Paris Antlaşması’yla İspanya, Puerto Rico ve Guyana’yı ABD’ye bıraktı.

Küba’ya resmi olarak bağımsızlık tanındıysa da ülkedeki ABD işgali sürdü ve 1901’de kabul edilen anayasayla ABD’ye ülke yönetimine ilişkin birçok konuda söz sahibi olma hakkı tanındı. Sanayiciler Manila limanından Uzakdoğu ticaretine açılabileceklerini düşündüklerinden Filipinler’in de ABD’ye verilmesinde ısrar ediyorlardı. McKinley sonunda 20.000.000 dolar karşılığında Filipinler’i İspanya’dan satın aldı. Filipinliler’in direnişi nedeniyle burada tam anlamıyla denetimin sağlanması ancak 1901’de gerçekleşti.

Savaş ortamından yararlanılarak Temmuz 1898’de yapılan bir açıklamayla ABD’nin ötedenberi ele geçirmek için çeşitli yollar denediği Hawaii Adaları’nın ABD’ye katıldığı duyuruldu. Böylece ABD Pasifik’te önemli bir güç durumuna geldi. ABD’li işadamları Çin pazarına girebilmek için sabırsızlanıyordu. McKinley Çin ticaretini tekellerine almış bulunan İngiltere, Fransa, Rusya ve Japonya’yla, ABD’ye de eşit ticaret ve yatırım olanakları tanınması, Çin’in kapılarının açılması konusunda görüşmeler yaptı. Bu konuda ABD’ye de bazı haklar tanındıysa da Çin’in tam anlamıyla serbest ticarete açılması 1922’de imzalanan, ABD’nin de içinde yer aldığı Dokuz Güç Antlaşması’yla sağlandı.

1900 seçimlerinde Cumhuriyetçi Parti’nin tartışmasız başkan adayı olan McKinley, ikinci kez büyük bir çoğunlukla başkan seçildikten sonra tekellerin denetlenmesi ve dış ticarete hız kazandırılması doğ- < rultusundaki görüşlerini açıklamak için çıktığı turun son durağı olan Buffalo’daki Pan-American sergisin- Amerikan de, Leon F.Czolgosz tarafından öldürüldü. Savaşı McKinley döneminde ABD ilk kez denizaşırı yayılmacı bir siyaset uygulamış ve sömürgeci devletlere rakip olarak bir dünya gücü olmasının yolu açılmıştır.

•    KAYNAKLAR
: M.Leech, In the Days of McKinley, 1959; H.W.Mdrgan, William McKinley and His America, 1963.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski