Thomas Gold Kimdir, Hayatı, Hakkında Bilgi

GOLD, Thomas (1920 – 22 Haziran 2004)

Avusturyalı astronom. Evrenin “durağan hal” modelini ortaya koyan kuramcılardan biridir.

22 Mayıs 1920’de Viyana’da doğdu. Nazi yönetiminden kaçarak İngiltere’ye yerleşip, Cambridge Üniversitesi’ne bağlı Trinity College’dan 1942’de mekanik diplomasını, 1945’te lisansüstü derecesini aldı ve 1952’ye değin aynı üniversitenin Cavendish Laboratuvarı’nda araştırma görevlisi olarak çalıştı.

1952-1956 arası Greenwich Krallık Gözlemevi’nin başasistanlık görevini üstlendi. O yıl ABD’ye gitti ve bir yıl sonra Harvard Üniversitesi’nde astronomi profesörlüğüne atandı. 1959’da Ithaca’daki Cornell Üniversitesi’ne bağlı Radyofizik ve Uzay Araştırmaları Merkezi’nin yöneticiliğine getirilen Gold, 1981’de bu görevinden ayrılmasına karşılık, Cornell Üniversitesi’ndeki astronomi profesörlüğü görevini 1971’den bugüne değin sürdürdü. ABD’deki çeşitli bilimsel kuruluşların yanı sıra, 1964’te Londra’daki Royal Socie-ty’nin üyeliğine seçildi.

Hubble’m,gökadaların tayfında gözlemlenenkır-mızıya kayma olgusuna ilişkin çalışmaları, astronomi bilginlerinin ilgisini, sonsuz sayıda gökadanın bulunduğu evrene yöneltmişti. Gökadaların, aralarındaki uzaklıkla orantılı bir hızla birbirlerinden uzaklaştığını öne süren Hubble’m “genişleyen evren” kuramı,

Einstein’ın genel görelilik kuramının sonuçlarıyla da doğrulanmış ve astronomi bilginlerince yaygın olarak benimsenmişti. Bu kurama dayanarak, nereden bakılırsa bakılsın evrenin tüm gözlemciler için aynı görünümde olduğu, evrenin hiçbir noktasında herhangi bir özel durumun olamayacağı varsayımı benimsenirken, Gold’un da katıldığı bazı astronomi bilginleri bu değişmezlik varsayımının zaman için de geçerli olduğunu kabul ettiler. Tüm noktalarında aynı görünümü koruyan evrende zaman içinde de hiçbir değişiklik ortaya çıkmıyordu ve evren geçmişte neyse gelecekte de aynı görünümde olacaktı. Böylece, her yerde ve her zaman aynı görünümü koruyarak genişleyen evren kuramını benimseyen Gold ve Hoy-le, 1948’de “durağan hal” kuramıyla bu modeli bütünlediler. Gold ve Hoyle’un kuramına göre, gökadaların birbirlerinden uzaklaşması sonucunda gökadalararası evrende ortaya çıkan boşluklar sürekli madde oluşumuyla doldurulur, böylece yeni gökadalar doğar ve evrenin hesaplanmış yoğunluğu her noktada sonsuza dek hep aynı kalır. Yeni maddelerin oluşum hızı evrenin genişleme hızına bağlıdır ve Gold ile Hoyle’un hesaplarına göre, bir kilometre küpteki madde üretim hızı yılda 500 hidrojen atomu düzeyindedir. Her ne kadar, madde ve buna bağlı olarak enerjinin yoktan var edilişi kavramıyla sürekli yaratılış kavramı geçerli fizik yasalarına ters düşse de, bazı astronomi bilginleri, bu yasaların evrenin çok sınırlı bir bölgesinde yapılan deneylerin ya da gözlemlerin sonuçları üzerine kurulduğunu, bu nedenle evrenin tümünde geçerli olamayacağını ileri sürdüler. Üstelik, radyo gökadaların ve yıldızsı nesnelerin değişik uzaklıktan çok değişik biçimde görünmesi durağan evren modeliyle çelişiyordu. Gold ve Hoyle’un bu kuramına karşı geliştirilen “büyük patlama” ilkesi günümüzde giderek daha çok benimsenirken, evrene ilişkin yeni bilgilerin ışığında durağan hal kuramı desteğini yitirmeye başlamıştır.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski