Ludwig Büchner Kimdir, Hayatı, Kitapları, Felsefesi, Hakkında Bilgi

BÜCHNER, Friedrich (1824-1899)

Alman, filozof. Düşünce sorunlarının çözümünde özdekçi yöntemin uygulanması görüşünü savundu.

Friedrich Karl Ludwig Büchner Darmstadt’ta doğdu ve aynı yerde öldü. Ortaöğreniminden sonra Tübingen Universitesi’nde tıp okudu. Bu arada felsefe sorunları üzerinde çalışmaya başladı. Yükseköğrenimini bitirdikten sonra Giessen,Strasbourg ve Würzburg’a gitti. Würzburg’ta düşüncelerine yeni bir yön verecek olan özdekçi düşünür Vischow’la tanıştı, yakınlık kurdu. Kısa bir süre sonra Tübingen Üniversitesi’nde doçent oldu. Bu dönemde yayımladığı yapıtlarına karşı girişilen ağır ve kırıcı eleştiriler karşısında Darmstadt’a çekildi, bir yandan doktorluk uğraşını sürdürdü, bir yandan da felsefe konularında yoğun çalışmalara koyuldu.

Büchner felsefeye, Anadolu-Yunan ilkçağından kaynaklanan özdekçi öğretiyi, özellikle varlığın tek bir özden, özdekten oluştuğu görüşünü, benimseyerek girdi. Çağının bilim çalışmalarını izleyerek felsefesini özdekçi-deneyci bir tabana oturtmaya çalıştı. Bu nedenle tayf analizi, beyin fizyolojisi, hücre yapısı, Darwin’in evrim kuramı gibi deneye dayalı bilimsel araştırmalardan yararlandı.

Büchner, felsefesinin temelini oluşturan görüşlerini Kraft und Stoff (Kuvvet ve Madde) adlı yapıtında açıkladı. Ona göre özdekle güç özdeştir, ayrı ayrı varlıklar değildir. Özdek-güç kuramının üç aşaması vardır. Birincisinde özdekle güç doğaüstü varlıkların devinimlerinden oluşan, birbirinden ayrı özler olarak görülür. İkincisinde iki kavram yeterince açıklığa kavuşturulmadan, eksik bir biçimde birbirinden ayrılır. Ölçülebilen özdekten, yapısı gereği, ayrı sayılan, ölçülemez denen güç, sonunda, gene özdekle birleştirilir. Üçüncüsünde ise bir yandan deneye dayanan, öte yandan da kavram olarak düşünülen güç ile özdek kimi bilim çevrelerinde özdeş, kimilerinde ayrı. sayılır.

Büchner’e göre güç, özdeğin en ufak bölümlerinin bir güdüsü ya da etkinliğidir. Gücün özdekten bağımsız bir varlık olarak düşünülmesi gerekmez. Özdek bütün özellikleriyle, nitelikleriyle ölümsüzdür, yaratılmamıştır, kendiliğinden evrenle vardır. Deney bilimlerinin yasalarında görülen kimi tutarsızlıkların kaynağı da onların kökeninin yeterince biline-meyişi, bu nedenle yasanın yanlış yorumlanışıdır. İnsanlararası, uluslararası ilişkilerde yasa koyuculara gereksinme olabilir; ancak, bilimsel yasaların ortaya çıkarılması ve uygulanmasında bilimsel verilerin dışında bir yetkeye gereksinme yoktur. Evrenin bilinen ve bilinmeyen bölümlerini içeren bütün doğa belli yasalara bağlıdır, bu yasalar genel geçerlik taşır, değişmez, kesindir. Doğadan kaynaklanan bilimsel yasaları deneyle anlama, açıklama olanağı vardır.

Düşünme eylemi bir anlak işlemidir, onu ter, idrar ve öteki salgılarla bağlantılı kılarak açıklamak yanlıştır. Düşünmek doğal devinimin sınırları içinde kalan özel bir durumdur. Onun özel bir yöntemi
vardır. Bütün anlak işlemlerinin kaynağı duyu verileridir, duyularla sağlanan etkilenmelerdir.

Tin, düşünce, duyarlılık, yaşam gibi kavramlar ayrı ayrı birer varlık değildir, yaşamın genel belirtileri olarak anlaşılmaları gerekir. Us, beynin ve onun bölümlerinde bulunan etkinliklerin bütününü kapsayan ortak bir kavramdır. Bilinç ise beynin kimi bölümlerinin etkinliğidir, onu hangi türden bir özdeğin geliştirdiği henüz aydınlığa kavuşmamıştır. Kendisindeki nesne diye bir şey yoktur, bir nesne ancak bir başka nesne için ve bir başka nesne ile vardır. Nesneler arasında birliği sağlayan karşılıklı ilişkilerdir.

Ahlak karşılıklı saygı ve eşitliğe dayanan genel, bir yasa niteliğindedir. Bu yasa genel olduğu ölçüde özel yetkilerin eşitliği kuralını da içerir. İnsanlar arasında barışı, kardeşliği, mutluluğu sağlamak bu yasanın gereğidir.

Din konularını işleyen tanrıbilimin bilimle, gerçek olaylarla bir ilgisi olmadığından yararı da yoktur, bu nedenle gereksizdir. Bilim ilkeleriyle bağdaşmayan inançlar insan için yıkıcıdır, gerileticidir.

• YAPITLAR (başlıca): Natur und Geist, 1857,(“Doğa ve Tin”); Aus Natur undWissenschaft, 1862, (“Bilim ve Doğa Üstüne”); Die Stellung des Menchen in der Natur, 1869, (“insanın Doğadaki Yeri”); Dartainismus und Sozialismus, 1894, (“Darvincilik ve Toplumculuk”); Kraft und Staff 1913, (Kuvvet ve Madde).

• KAYNAKLAR: A. Lange, Geschichte der Materialismus, 1866; J. Frauenstaed, Der Materialismus. Eine Erwide-rung auf Dr. Ludwig Büchners “Kraft und Stoff”, 1856.

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski