Pierre Jean George Cabanis Kimdir, Hayatı, Eserleri, Hakkında Bilgi

CABANIS, Pierre Jean (1757-1808)

Fransız filozof ve doğa bilgini. Düşünce ürünlerinin oluşmasında başlıca kaynağın özdek ve ona dayanan duyumlar olduğu görüşünü savunmuştur.

Pierre Jean Georges Cabanis 5 Haziran 1757’de Cognac’da doğdu, 5 Haziran 1808’de Meulan’da öldü. Avukat ve çiftçi bir babadan gelen Cabanis eğitimine yedi yaşında rahiplerden özel ders alarak başladı. 1767’de Brives College’a girdi. Sert disiplini nedeniyle bu okuldan ayrılarak Paris’e gitti. İki yıl sonra tıp fakültesine girdi. Felsefe ve özellikle fizyoloji ile ilgilendiği dönemde Helvetius’un dul eşinin yardımıyla Condillac, Holbach, B. Franklin ve Jeffer-son topluluğuna katıldı. Ayrıca Turgot, Diderot, Voltaire, D’Alembert gibi çağın ünlü düşünürleriyle de tanıştı. Öğrenimini bitirdikten sonra dinlenmek amacıyla Auteuil’e çekildi ve şiir yazmaya başladı. Bu arada İlyada’yı çevirdi. 1778’de Voltaire şiirlerini yetersiz bulunca felsefe ve fizyoloji çalışmalarına döndü. Siyasal yaşama da katılan Cabanis, 1789 Fransız Devrimi sırasında Mirabeau ile birlikte kitle eğitimi konusunda çalıştı, daha sonra onun hekimi oldu. Devrim sırasında ölüm cezası verilen Condorcet’ ye intihar etmesi için gereken ağuyu sağladığı söylenir. Cabanis, olayların yatışmasından sonra Beş-yüzler Konseyi’ne halk temsilcisi ve senato üyesi seçildi. Ayrıca üniversitede sağlık dersleri, adli tıp ve tıp tarihi dersleri verdi.

1799’da Napoleon’un gerçekleştirdiği “18 Brumaire” olayını onaylayan düşünür, salt bu nedenle kendisine senatörlük verilmesine karşın diktatörlüğe karşı çıktı. Napoleon bu olaydan sonra ona ve bağlı olduğu topluluğa, kendilerini yermek amacıyla,“ideologlar” adını verdi.

Aralarında Condorcet, Lavoisier, Laplace ve Volney’in de bulunduğu bu “ideologlar” topluluğunun düşünceleri, Napoleon’un baskısıyla, halktan uzak kalmış, sonraları önemli gelişmelere yol açmalarına karşın kendi çağlarında, yeterince anlaşılamamıştır. Cabanis, görüşlerine yön veren ilk bilgileri bu aydınlar topluluğundan edinmiştir.

Felsefeye doğa bilimlerinden, özellikle fizyolojiden gelen Cabanis duyumların oluşmasında omurilikle sinir tellerinin başlıca etken olduğu kanısındaydı. Ona göre bütün duyumlar omurilik ve sinir telleriyle
sağlanır. Düşünce ürünlerinin ortaya çıkışında da tek etken özdektir. Duyularla sağlanan izlenimler düşünce ürünlerinin ilk gereçleridir. Bu izlenimler özdekten kaynaklanır. Sindirim aygıtının beslenme olayında işlevi neyse düşüncelerin oluşmasında beynin işlevi de odur. Sindirim aygıtını çalıştıran besinler gibi, izlenimler de beynin çalışmasını, düşünce ürünlerinin biçimlendirilmesini sağlar. Varlık bakımından tinsel olanla gövdesel olan arasında önemli bir ayrım yoktur, ikisinin de kaynağı özdektir.

Condillac’ın her anlık yetisinin duyulara indirgenebileceği savını benimseyen Cabanis sinir sisteminin de duyularla bağlantılı olduğu görüşünü savundu. Ona göre, insanda, tıpkı gelişmiş hayvanlarda da görüldüğü gibi, duyarlılık sinir sistemiyle bağlantılıdır. Bu duyarlılıkta da iki süre bulunur. Biri çevreden duyu organlarının odağına giden edilgin, ötekiyse sinir odağından çevreye yönelen etkin tepki akımıdır. Duyumun oldukça geniş bir alanı vardır. Duyum, bu etki alanı içinde, düşüncenin, istencin ve duygunun nedenidir. Bu yüzden Lavoisier’nin kimyada uyguladığı çözümleme yöntemini düşünce ürünlerinin açık-lanışmda uygulama olanağı vardır.

Bilinç ise kişinin fizyolojik işlevlerine ve iç organlarının durumuna bağlıdır. Sindirim olayında safra salgılayan aygıtın işleyişi gibi beyin de, kendi organik bütünlüğü içinde, düşünce salgılar.

Cabanis, özdekçi görüşten kaynaklanan ve fizyolojiye uygulanan bu düşüncelerini ahlak ve kültür alanında da geçerli kılmaya çalışmıştır. Ona göre fiziksel durumların insan davranışları üzerinde önemli etkileri vardır. Cabanis bu konuda birçok gözlem yapmış, bu gözlemlere dayanarak tinsel yaşamla gövdesel yaşam arasında bir bağımlılığın bulunduğunu ileri sürmüştür. Birbiriyle bağımlı olan tinsel yaşamla gövdesel yaşam iki ayrı varlık alanıdır, biri ötekini, kendi içinde, eritemez.

Evren, doğa ve insanı mekanikçi bir görüşle açıklamaya çalışan Cabanis’nin bu yaklaşımını daha sonradan Comte ve Taine sürdürmüşlerdir.

• YAPITLAR (başlıca): Considerations Generales sur l’E-tude de l’Homme, 1802,’ (“İnsanın İncelenmesi Üzerine Genel Düşünceler”); Rapport du Pbysique et du Morale de l’Homme, 1824, (“insan “Ahlakı ve Fiziği İlişkisi”); Lettres Sur les Causes Premiers, 1824, (“İlk Nedenler Üzerine Mektuplar”).

Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski