Eero Saarinen SAARINEN, Eero (1910-1961) Fin asıllı ABD’li mimar. Yeni biçim araştırmaları ile 1960’lardan sonraki mimarlık düşüncelerini etkilemiştir.
20 Ağustos 1910’da Finlandiya’da, Kirkonummi’ de doğdu, 1 Eylül 1961 ’de ABD’de, Ann Arbor’da öldü. Mimar ve kent tasarımcısı Eliel Saarinen ile heykelci Louise (Loja) Gesellius Saarinen’in oğluydu. 1923’te ailesiyle birlikte ABD’ye yerleşti, ortaöğrenimini Michigan’da tamamladı. 1929-1930 yıllarında Paris’te Academie de la Grand Chaumiere’de heykelcilik eğitimi gördü. ABD’ye döndükten sonra Yale Üniversitesi’nde mimarlık öğrenimine başladı ve 1934’te mimar oldu. Kazandığı bir bursla 1934-1936 arasında Finlandiya’da kaldı. 1937’de babasıyla birlikte çalışmaya başladı. 1940’ta ABD uyruğuna geçti. Babasıyla sürdürdüğü ortaklığa 1941-1947 arasında J.Robert Swanson da katıldı. Babasının 1950’de ölmesinden sonra bürosunu Michigan’dan Birmingham’a taşıdı. Bir beyin ameliyatı sonucu ölünceye değin çalışmalarını orada sürdürdü.
Amerikan Mimarları Enstitüsü’nün ve Amerikan Bilimler ve Sanatlar Akademisi’nin üyesi olan Saarinen çeşitli ödüller kazanmıştır. Bunların arasında 1953’te Boston Sanat Şenliği Mimarlık Büyük Ödülü, 1955 ve 1956’da Amerikan Mimarları Enstitüsü onur ödülleri de bulunmaktadır. Ölümünden bir yıl sonra kendisine Amerikan Mimarları Enstitüsü’nün altın madalyası da verilmiştir.
Saarinen’in mimarlığa başladığı 1930’ların sonunda ABD mimarlığı Avrupa’daki ulusalcılık düşüncelerinden kaynaklanan bir Yeni Klasikçilik (Neo-Klasizm) içindeydi. Birlikte çalıştığı babası bu akımın başarılı örneklerini veriyordu. Ama gene bu yıllarda, çağdaş mimarlık düşüncelerini geliştirmiş Alman mimarları ülkelerinden ayrılıp ABD’ye gelmeye, düşüncelerini burada uygulamaya başlamışlardı. Mimarlıkta işlevlere dayanan bir akılcılığı savunan, endüstriyel olarak üretilen yapı gereçlerini kullanarak yalın, geometrik biçimlendirmelere yönelen bu mimarlar, 1940’larda ABD, 1950’lerde de öteki ülkelerde etkili olmaya başlamışlardı. Önceleri bu anlayışa uygun yapıtlar veren Saarinen, bir süre sonra bundan kurtulmuş, mimarlıkta yeni bir plastik anlayışı başlatan biçim araştırmalarına yönelmiştir.
Saarinen’in ilk önemli yapıtı, tasarımına babasıyla birlikte başladığı, ama kendi bitirdiği General Motors Teknik Merkezi’dir. Yapay bir göl çevresine yerleştirilmiş dikdörtgenler prizması biçimindeki yapılardan oluşan bu yerleşme, yalınlığı ve oranlarıyla Mies van der Rohe’nin yapıtlarını anımsatır. Yalnız yapılar arasında dış yüz düzenlemesi ve renk kullanımı ile daha belirgin bir ayırım elde edilmiştir. İyi bir mimar olarak ününü pekiştiren bu yapıtından sonra Saarinen, donatılı beton (betonarme) kabuk gibi yeni yapım yöntemleri de kullanarak hemen hemen her yeni yapısında bir önceki deneyimlerini yinelemeyen, işlevlere bağlı olmadan yapıyı üç boyutlu bir heykel gibi ele alan tasarımlara yönelmiştir.
Bunların ilki, kabuk bir kubbenin örttüğü Kresge Oditoryumu dur. Bunu izleyen Yale Üniversitesi Hokey Salonunun elips biçiminde bir planı vardır. Uzun eksen üstünde yer alan bir kemer, kendine asılan örtüyü taşır. Gerek planda, gerek taşıyıcılarda öne çıkan iç ve dış bükey eğrilerin yarattığı devingenlik duygusu giriş kapısı üstündeki konsol çıkmayla dışavurumcu (ekspresyonist) bir boyut kazanır. Bu dışa vurumculuk 7WA Yolcu Salonundu doruğuna ulaşır. Yarım ay biçimindeki bir plan üstünde yer alan donatılı beton kabukların oluşturduğu örtü, konmakta olan bir kartalı anımsatırken yapı da bir havayolu bekleme salonu içindeki işlevlerin yansıtılmasından çok, bir yerden bir yere uçarak gitmenin devingenliğini vurgulayan bir görünüm kazanır.
Saarinen’in bazı yapıtları, onun ölümünden sonra bitirilmiştir. Özgün mimarlığının en başarılı örneklerinden biri olan Dulles Uluslararası Havaalanı Bekleme Salonu bunlardan biridir. Dikdörtgen planlı bu yapının örtüsü, uzun kenarlar boyunca yerleştirilmiş ve dışa doğru eğim verilmiş on altı çift kolona bir hamak gibi asılıdır. Bu yapım, büyük bir alanın bölünmeden örtülmesini sağladığı gibi, yapıya da eğri ve eğik çizgilerin egemen olduğu devingen bir biçim kazandırır.
Saarinen endüstri tasarımıyla da ilgilenmiştir. New York’daki Çağdaş Sanat Müzesi’nin 1940’ta açmış olduğu mobilya tasarımı yarışması için hazırladığı kalıplanmış kontrplak iskemleler, ona iki birincilik ödülü birden kazandırmıştır. 1948’de ise St.Louis kentinde ABD başkanlarından Jefferson’un anısına düzenlenen bir yarışma için tasarladığı paslanmaz çelik kemer, daha sonra uygulanarak bu kentin simgesi durumuna gelmiştir.
Saarinen mimarlığa heykel ve endüstri tasarımından gelmiştir. Bu da mimarlık sorunlarına plastik sanatlar bakış açısından yaklaşmasına, yapılan yoğrularak biçimlendirilen bir bütün olarak ele almasına yol açmıştır. Buna, babasının bürosunda edindiği sağlam tasarlama tekniği ile dengeli oranlar kurabilme yeteneği de katılınca, yalnızca işlevlerden yola çıkarak, prizmatik biçimlerden başka bir şey oluşturulamayan bir ortamda, simgesel anlatımlarla yeni ve ilginç mekânlar ve kitleler yaratılabileceğini göstermiş, kendinden sonrakileri etkileyen önemli Çağdaş mimarlardan biri olmuştur.
• YAPITLAR (başlıca): Mimarlık: General Motors Teknik Merkezi (Smith, Hinchman ve Grylls ile), 1948-1956, Warren, Michigan/ABD; Massachusetts Teknoloji Enstitüsü Kresge Oditoryumu ve Şapeli, 1953-1955, Cambridge/ABD; ABD Büyükelçiliği Kançılaryası, 1955-1959, Oslo; ABD Büyükelçiliği (Yorke, Rosenberg ve Mardall ile), 1955-1960, Londra; Idletvild (bugün Kennedy) Havaalanında TWA Yolcu Salonu, 1956-1962, New York; Yale Üniversitesi David S. Ingalls Hokey Salonu, 1958, New Haven, Connecticut/ABD; Dulles Uluslararası Havaalanı Yolcu Salonu, 1958-1963, Washington DC; UlusalJefferson Anıtı (Gateway Kemeri), 1959-1964, St.Louis/ABD. Kitap: Eero Saarinen on His Work, (ö.s.), Aline B.Saarinen (der.), 1968,
(“Saarinen’in Kendi Yapıtlarına İlişkin Düşünceleri”).
• KAYNAKLAR: R.A.Kuhner, Eero Saarinen: His Life and Work, (bibliyografya içerir), 1975; R.Spade, Eero Saarinen, 1961; A.Temko, Eero Saarinen, 1962.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi