SHOCKLEY, William (1910-12 Ağustos 1989, Stanford, Kaliforniya) ABD’li fizikçi. Transistörün bulunmasıyla sonuçlanan çalışmalardaki katkısıyla tanınır.
William Bradford Shockley 13 Şubat 1910’da Londra doğdu. 1932’de California Institute of Technology’den lisans diplomasını I936’da Massachusetts Institute of Technology’den fizik doktorasını alıp, aynı yıl Bell Telefon Laboratuvarları’nda çalışmaya başladı. II.Dünya Savaşı yıllarında ABD Deniz Kuvvetleri’ne katılarak, denizaltılara karşı savaş teknikleri araştırma grubunun yöneticiliğini yaptıktan sonra, 1945’te Bell Laboratuvarları’ndaki görevine döndü. Bu yıllardan başlayarak Bardeen ve Brattain ile birlikte yürüttükleri araştırmalar, 1948’de transistörün bulunmasıyla sonuçlandı. 1954’te Bell Laboratu-variarı’ndaki transistor fiziği araştırmaları bölümünün başkanı olan Shockley, ertesi yıl Shockley Yarı İletkenler Laboratuvarı adıyla kendi araştırma şirketini kurup yöneticiliğini üstlendi; 1958-1963 arası Shockley Transistor Şirketi’nin başkanlığım, 1963-1965 arasında da bu kuruluşun danışmanlığını yürüttü. Ayrıca, gene o yıllarda ABD ordusunda ve Bell Telefon Şirketi’nde danışmanlık yaptı, 1958’de öğretim üyeleri arasına katıldığı Stanford Üniversitesinde 1963’te profesörlüğe yükseltildi. 1975’te emeritus profesör olarak öğretim görevinden emekliye ayrılan ve transistörün bulunmasıyla sonuçlanan çalışmaları nedeniyle 1956 Nobel Fizik Ödülü’nü Bardeen ve Brattain ile bölüşen Shockley, 90’ı aşkm buluşunun patentini almıştır.
Katilarda enerji bantları, ferromanyetizma , metallerin plastik özellikleri, yarı iletkenler fiziğinin çeşitli uygulamaları konusunda araştırmaları ve yayınları olan Shockley’in, Bell Laboratuvarlan’nda, fizikçiler, fizikokimyacılar, elektrik ve metalürji mühendislerinden oluşan geniş bir araştırma grubuyla birlikte 1945-1948 arası sürdürdüğü araştırmalarından doğan transistor, fiziğe ve 20.yy teknolojisine en büyük katkısıdır.
1960’ların sonlarında Shockley’in, değişik ırktan insanlar üzerinde yapılan zekâ testlerine dayanarak, bu testlerden alman sonuçları zekâ düzeyinin belirlenmesinde genetik etkenlerin rol oynadığı biçiminde yorumlaması ve bu savdan yola çıkarak, ABD’de zenciler arasındaki nüfus artışı oranının ülke ortalamasının üzerinde olmasını, genel nüfusun kalıtımsal niteliklerini yozlaştıracak bir etken olarak göstermesi büyük tartışmalara ve tepkilere yol açmıştır.
• YAPITLAR (başlıca):. Electrons and Holes in Semiconductors, 1950, (“Yarı İletkenlerde Elektronlar ve Delikler”).
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi