İSKENDER [Büyük] (İÖ 356-323) Makedonya kralı. Makedonya’dan Hindistan’a dek uzanan bir alanda egemenlik kurmuş ve Helenizm Dönemi’ni başlatmıştır.
Makedonya’da Pella’da doğdu, Babil’de öldü. Makedonya Kralı II. Fiiip’in oğludur. İyi bir öğrenim gören İskender, İÖ 343-340 arasında Aristoteles’ten felsefe, siyaset ve sanat dersleri aldı. İlk kez 16 yaşındayken, babası II.Filip’in Bizantion (İstanbul) seferi sırasında, kral naipliği yaparak yönetime katıldı ve Trak kabilelerine karşı başarılı savaşlar yaptı.
Amacı İÖ 434-431 arasındaki Peioponnes Savaşı’ndan bu yana birlik sağlayamayan Yunan kentlerini Makedonya’nın egemenliği altında birleştirmek ve İÖ 480’deki Pers istilasına karşı bir öç seferi düzenlemek olan II.Filip, İÖ 338’de Yunan kentleri arasındaki dini bir uyuşmazlığa karışınca, Atina ve Tebai kentleri II.Filip’e savaş açtılar. Haironeia’da yapılan savaşta, o sırada 18 yaşında olan İskender büyük yararlılıklar gösterdi. Savaşın kazanılmasından sonra II.Filip’in Korint’te topladığı kongrede Helen Birliği kuruldu.
II.Filip’in İÖ 336’da Aigai’de öldürülmesi üzerine, ordu tarafından kral ilan edilen İskender’in gençliğinden yararlanmak isteyen Demosthenes önderliğindeki Atinalılar, Helen Birliği’ni bozmak ve bağımsızlıklarına kavuşmak amacıyla harekete geçtiler, Zaman kaybetmeksizin Yunanistan’a giren İskender, Tesalya Birliği’nin başkanı seçildikten sonra Korint’te topladığı Helen Birliği Sinhedrionu’nda, bu birliğin başkanı ve Persler’e karşı yapılacak seferin başkomutanı seçildi. Böylece Yunanistan’da II.Filip döneminde başlayan Makedonya egemenliği, İskender tarafından da sürdürülmüş oluyordu.
İskender, Pers seferi öncesinde Balkanlar’daki egemenliğini güçlendirmek üzere İÖ 335’te Trak kabilelerine karşı yeni bir sefer düzenledi. İskender’in öldüğü söylentisinin yayılması üzerine, Tebaililer ve Atinalılar Pers Kralı III.Darius’un parasal desteğiyle yeniden ayaklandılar. İskender İÖ 335’te Yunanistan’a girdikten sonra, şair Pindaros’un evi dışındaki tüm Tebai kentini yakıp yıkınca Atina kenti de teslim oldu.
Asya seferi
Yunanistan’da egemenliğini kuran İskender Asya seferi için hazırlıklara başladı. Hâzineleri yoksullaşmış ve borca girmiş Makedonyalılar, Pers İmparatorluğu’nun zengin hâzinesini ele geçirmek istediklerinden Korint Birliği adma toplanan orduda çoğunluğu oluşturdular. İskender bağımsızlıklarını yitiren Yunan kentlerinin kendisine karşı ayaklanmalarını önlemek için, en güvendiği komutanlarından biri olan Antipatros’u Makedonya’da bıraktı. İÖ 334’te Hel-lespont’u (Çanakkale Boğazı) geçerek Anadolu’ya ayak bastı.
Persler’e karşı ilk savaş Granikos (Bigaçayı) çevresinde yapıldı ve savaşı İskender’in ordusu kazandı. Batı Anadolu’daki Efesos (Efes), Sardes (Sar-dis), Miletos (Milet) ve Halikarnassos (Bodrum) gibi kentler ve limanlar İskender’in eline geçti. İskender güçlü Pers donanmasının Yunan kentleri ile ilişkiye geçerek kendisine saldırmasına engel olmak amacıyla, Asya seferine ilk önce Pers donanma üslerini ele geçirmekle başladı. Kışı geçirmek üzere kuzeye, Anadolu içerlerine girerek Gordion’da (Yassıhöyük) konakladı. İÖ 333’te Ankira (Ankara) üzerinden güneye inerek Toroslar’ı aştı, Issos (İskenderun) dolaylarına geldi. Orada III.Darius’un ordusunu- büyük bir yenilgiye uğrattı. Ailesini savaş alanında bırakarak kaçan Darius’un yaptığı barış önerisini reddederek Suriye üzerine yürüdü ve Fenike kıyılarını ele geçirdi. Yalnızca Tiros kentinde direnme ile karşı karşıya kalan İskender, 7 ay süren bir kuşatmadan sonra bu kenti de aldı ve İÖ 332’de Mısır kapılarına dayandı.
Mısır’ın ele geçirilmesi
İskender için Persler’in son deniz üssü olan Mısır’ın ve çevresindeki verimli toprakların ele geçirilmesi çok önemliydi. Uzun süreden beri Persler’in egemenliği altında bulunan Mısır direnmeksizin İskender’e teslim oldu. İskender’in Nil deltasında kurduğu İskenderiye kenti, Yunan kültürünün doğuda yayılmasında önemli bir rol oynadı. İskender Mısır’ın yönetimini yeniden düzenledikten sonra İÖ 331’de Persler’i kesin yenilgiye uğratmak üzere Mezopotamya’ya girdi. Fırat ve Dicle ırmaklarını geçerek Gavgamela ovasına ulaştı. Makedonya ordusundan daha kalabalık olmasına karşın Pers ordusunu yenmeyi başardı, ancak doğuya doğru kaçan Darius’u yakalayamadı. Bu başarısından sonra ordusu tarafından Asya kralı ilan edildi. Daha sonra Babil’e giren İskender’i rahipler Pers kralı olarak tanıdılar. İskender öç seferinin başarısının simgesi olarak Persler’in başkenti Persepolis’i yaktı. Helen Birliği amacına ulaştığından ordusundaki Yunanlılar’ı terhis etti. Öç seferinin sona erdiğini, Asya kralı olarak fetihlerini sürdüreceğini ilan etti. Darius’un öldürülmesi üzerine de Pers kralı oldu.
Hindistan seferi
İskender İÖ 327’de Hindistan seferine başladı. Pencap’ı ele geçirdikten sonra İÖ 326’da îndüs Irmağı’nı geçerek doğuya doğru ilerlemeyi sürdürdü. Ancak tropikal iklimden etkilenen askerlerinin daha fazla ilerlemek istememeleri üzerine güneye indi ve kıyıyı izleyerek Babil’e döndü.
Arabistan’a ve Kuzey Afrika’ya düzenleyeceği seferler için hazırlık yaptığı sırada sıtmaya yakalanarak öldü. Daha sonra İskenderiye kentinde gömüldü.
İskender’in çok genç yaşta ölmesi, kurduğu devletin idari, iktisadi ve toplumsal yapısının sağlam bir temele oturtulmasını engellemiştir. Fethettiği ülkelerde daha çok var olan yönetim biçimlerini benimseyen İskender, etkili bir devlet örgütlenmesi kuramamıştır. Birçok devleti ve kavmi kapsayan imparatorluğunu yalnızca azınlıkta kalan Makedonyalılar’la yönetemeyeceğinden, Persler’i ve Yunanlılar’ı birleştirmek gerektiğini savunmuştur. Bu amaçla, önce Hindistan’da Baktriyan Prensesi Roksane ile, daha sonra Darius’un kızıyla evlenmiş, ayrıca 80 Makedonyalı soylu ile 10.000 askerini İranlı kadınlarla evlendirmiştir.
İskender en çok mali alanda yenilikler yapmıştır. Ele geçirdiği Pers hâzinelerindeki zengin altın ve gümüş stoklarını tek tip para halinde piyasaya sürerek ticaretin canlanmasını sağlamıştır. Mali yönetimi eyalet yönetiminden ayırmış ve yeni vergi bölgeleri kurmuştur.
İskender’in fethettiği ülkelerde kurduğu 70’e yakın kent hem orduları için askeri üs, hem de Yunan kültürünün yayılması için merkez olmuştur. İskender sefer düzenlediği ülkelerde, yanında götürdüğü bilim adamlarına bilimsel araştırmalar yaptırmış, İskenderiye’de büyük bir kütüphane kurmuştur.
13 yıl gibi çok kısa bir sürede Makedonya’daki bölgesel bir krallığı, Mısır’ı ve Hindistan’ı içeren büyük bir imparatorluğa dönüştürmüş, o zamana değin yalnızca Akdeniz bölgesinde etkili olan Yunan kültürünü Hindistan’ın içlerine dek yaymayı başarmıştır.
• KAYNAKLAR: A.R.Burn, Alexander the Great and the Hellenistic Empire, 1947; A.M.Mansel, Ege ve Yunan Tarihi, 1971; W.W.Tarn, Alexander the Great, 2 cilt, 1948-1950.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi