KLEANTHES (İÖ 331-233) Anadolulu filozof. Zenon’un kurduğu eski Stoa öğretisini geliştirmiş, onu dinle uzlaştırmaya çalışmıştır.
Assos’da (Bugün Edremit yakınındaki Behram-köy) doğdu, Atina’da öldü. Babası Phanias adlı yoksul biriydi. Önceleri koşucu, yumruk döğüşçüsü olarak ün kazandı. Ülkesinde çıkan karışıklıklar yüzünden Atina’ya gitti. Orada bahçe sulayarak, yük taşıyarak, suculuk ederek geçimini sağlamaya çalışırken, bir yandan da Kıbrıslı Zenon’un Stoa öğretisini açıklayan konuşmalarını dinledi, bu öğretiyi benimsedi. İÖ 264’te Zenon’un ölümü üzerine okulun yönetimini ele aldı. Kleanthes oldukça yoksul bir yaşam sürmüş, azla yetinmeyi, canlılığını ve gücünü koruyacak ölçüde yemeyi ilke edinmişti. Nitekim ölümü de, kendi isteğiyle, günlerce aç kalma sonucudur. Bu tutumu dolayısıyla, arkadaşları onunla alay eder, iri gövdesi ve ağır yük taşıması nedeniyle, ona “eşek” derlermiş. Bu alaylara karşı Kleanthes gülerek: “Zenon gibi bir bilgenin felsefe yükünü taşımak için, sizin gibi değil, benim gibi eşek olmak gerekir” dermiş. Diogenes Laertius’un bildirdiğine göre, Kleanthes’in duyum, sanat, ödev, ozan, tin, erdem, sevgi, özgürlük, yasa, iyilik, yücelik, bilim, güzellik, dostluk, şölen, söylev konularım içeren, ayrıca Demokritos, Zenon gibi filozofların görüşlerini açıklayan, eleştiren kırk dolayında kitabı vardır. Bunlardan, Cicero ve Seneca’nın aktardığı birkaç ufak bölümle, Tanrı Zeus’u öven bir şiiri kalmıştır.
Bilginin kaynağı
Kleanthes’in felsefesi bilgi, ahlak, tanrıbilim ve gökbilim konularını içeren, Zenon’un Stoa öğretisini geliştirmeyi amaçlayan bir düşünceden kaynaklanır. Bu konularla ilgili görüşleri arasında Stoa öğretisiyle bağdaşmaz görünenler varsa da, genel ilkeler ve düşünme yöntemi birdir. Ona göre bilgi duyularla sağlanan bir birikimdir, kaynağı özdektir. Bilginin kazanılmasında etkin olan tin de özdektir, ancak onu oluşturan öğelerin yapısı değişiktir. Dış evrenden gelen izlenimler tini etkiler. Tin bu etkilenme sonucu, bir akıntı niteliğinde, bütün gövdeye yayılarak eyleme geçer. Bilginin oluşumu da bu tinsel eyleme bağlıdır. Tin gövdeye dıştan girmiştir, bu giriş bir özdeksel akış niteliğindedir. Sayısız olan tinler ölümsüzdür.
Ahlakın özü
Ahlakın özünü salt iyi oluşturur. Salt ya da yüce iyi ise doğruluk, düzen ve ödevdir. Bunların kaynağı seçici, uyum sağlayıcı usun denetimi altında doğaya uygun olarak yaşamaktır. Doğa kişiye olaylar karşısında, hangi ilkeye göre davranacağını gösterir. Özellikle doğal yönelişler, eğilimler gidilmesi gereken yolu belirler. Doğa ve us ise tanrısal yönetim yetisidir. Ahlakın temel ilkelerinden biri olan erdemin özünde doğruluk, yiğitlik, sarsılmazlık, bilgelik gibi nitelikler vardır.
Tanrı
Kleanthes’e göre Tanrı iyiliklerin kaynağı olan, sınırsız, ölümsüz, değişmez yasalara dayanarak evrenin birliğini sağlayan bir güçtür (hegemonikon). Evrende ölümlü olan bütün varlıkların kaynağı Tanrı’dır. İyilik Tanrı’dan, kötülük de insandan gelir. Tanrı’nm başka bir niteliği de evrensel anlık, evrensel us olmasıdır. Tanrı’yı ancak bilge kişi bilebilir, ona karşı sevgi ve saygı gösterebilir.
Gök varlıkları
Kleanthes, başta Güneş olmak üzere, bütün gök varlıklarının göründükleri gibi olmadığı kanısındadır. Ona göre gök varlıklarının en büyüğü, en yücesi, Güneş’tir. Güneş anlığı olan bir ateştir. Bu nedenle de diridir. Onun besini denizlerden, akarsulardan yükselen buharlardır. Yaz ve kış dönemlerinde denizlerden çok uzak kalamayışı bu beslenme yüzündendir. Evreni egemenliği altında bulunduran gücün odağı Güneş’tir. Yeryüzü devinmez, durağandır, buna karşın Güneş bütün yeryüzünü dolaşır. Kleanthes’in Zeus için yazdığı övgüde Güneş’le Tanrı’mn özdeş olduğu açıklanır. “Ey yüceler yücesi, birçok adı sanı olan, Tanrı, Zeus, sensin doğanın önderi, belli bir yasaya göre bu evreni yöneten sensin.”
Kleanthes’in ölümünden sonra Stoa öğretisi, biraz yumuşatılarak, özellikle Orta Stoa adı altında, Panaitios ve Poseidonios gibi filozoflarca sürdürülmüştür. Daha sonra Roma Stoası’nı (Yeni Stoa) kuran Cicero, Seneca, Marcus Aurelius ve Epiktetos istenci ve doğaya uygun yaşamayı bu öğretinin temel ilkesi durumuna getirmişlerdir.
• KAYNAKLAR: Diogenes Laertius, Leben und Meinun-gen berühmter Philosophen, 1967, çev.; W,Wieland, Geschicbte der Philosophie, Antike, 1982.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi