DOMINICUS [ Aziz ] (1170-1221) İspanyol din adamı. Dominiken Tarikatının kurucusudur.
Castillia’daki Calleruega’da doğdu, 6 Ağustos 1221’de Bologna’da öldü. Babasının geniş toprakları vardı, annesi de soylu bir ailedendi. Palencia’da tanrıbilim öğrenimi gören Dominicus, Augustinus’un ortaya attığı kurallara bağlı Osma Katedrali’nde önce rahip, sonra başrahip yardımcılığına atandı. 1203’te Osma Piskoposu Diego ile Fransa’nın güneyine yaptığı yolculuk, görüşlerinin gelişmesinde etkili olmuştur. Burada Papa’ya ve Kilise’ye karşı çıkan Maniheizm öğretisine bağlı olanların büyük bir güç oluşturduğunu, Kilise’nin ve manastırların tutumlarıyla, bu sorunun çözümlenemeyeceğini anladı. Diego ile birlikte Papa III. Innocentius’a durumla ilgili görüşlerini ve bunların ancak eğitim ve öğretimle yola getirilebileceğini bildirdi, Papa bu düşünceye katılmadı. 1213’te Güney Fransa’daki ayaklanma, Papa’nm görevlendirdiği ve Dominicus’un da katıldığı bir birlikle bastırıldı.
1215’te Toulouse’a giden Dominicus, Toulouse Piskoposu Foulques’nün de yardımıyla 16 kişilik bir topluluk oluşturdu. Roma’ya giderek Papa’dan yeni kurduğu tarikat için izin istedi. Ancak, IV. Lateran Konseyi yeni tarikat kurmayı yasaklamıştı. Papa, Dominicus’un varolan kurallara bağlı kalması gereğini öne sürdü. Dominicus, bunun üzerine, Augustinus kuralları üzerinde küçük değişiklikler yaparak, onları kendi görüşlerine uyarladı. Dominiken ya da Vaızlar Tarikatı, Papa III. Innocentius’un ölümünden sonra 22 Aralık 1216’da Papa III. Honorius tarafından onaylandı. Etkileyici kişiliğiyle tarikatının kısa sürede yayılmasını sağlayan Dominicus, ölümünden sonra 1234’te “azizler” arasına alındı.
Dominicus, Fransisken Tarikatı’nm kurucusu Assisi’li Aziz Franciscus gibi, Hıristiyanlık’a yeni bir soluk getirmiştir. O dönemde papazlar, din görevlerini manastırlarda, insanlardan uzak, kendi dünyalarında yerine getiriyorlardı. Dominicus, bu yöntemlere karşı çıktı. Hiçbir manastıra bağlı olmayan Dominiken keşişleri, sade ve dindar bir yaşam sürmenin yanı sıra, vaaz vermek ve dini öğretmekle yükümlüydüler. Bunun için de kendilerini çok iyi eğitmeleri gerekiyordu. Bunları Avrupa’nın türlü kentlerine yollayan Dominicus, kimilerini de hukuk ve tanrıbilim öğrenimi görmeleri için üniversiteye gönderdi. Özellikle Paris Üniversitesi tarikatın önemli odaklarından birini oluşturdu. Kendisi de değişik illerde yaya dolaşarak birçok yandaş edindi. Sayıları gittikçe artan tarikat üyelerinin yönetilmesi için, seçime dayalı bir temsilcilik düzeni önerdi.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi