DINGLER, Hugo (1881-1954) Alman felsefe tarihçisi. Bilimsel felsefenin gelişmesinde önemli katkıları olmuştur.
7 Temmuz 1881’de Münih’te doğdu, 29 Haziran 1954’te orada öldü. Ortaöğrenimini Münih’te, yükseköğrenimini Göttingen Üniversitesi’nde bitirdi. 1907’de Münih Üniversitesi’nde felsefe doktoru sanını kazandı. 1912’de aynı üniversitede doçent, 1920’de profesör oldu, 1932’de Darmstadt Yüksek Teknik Okulu’nda görev aldı.
Dingler, felsefeye Mach’ın başlattığı bilimsel yöntemle yaklaştı, bütün çalışmalarını bilimsel felsefe sorunları üzerinde yoğunlaştırdı. Özellikle fizik ve matematik yöntemlerine dayalı bir felsefe anlayışını benimseyen Dingler için önemli olan, gerçeklik bilgisine giden yolu herkese açabilmek, genel geçerlik taşıyacak nitelikte bir bilim yöntemi uygulayarak felsefe sorunlarını çözmeyi başarmaktır. Bu yöntem kesin bilgiye götürecek olan temellen bulmak içindir. Bu temeller de ancak doğa bilimlerinde bulunabilir. Bu nedenle felsefenin doğa bilimlerine dayanması gerekir.
İlk felsefe çalışmalarını bu temel sorun üzerinde toplayan Dingler Die Grundlagen der Naturphilosopbie(“Doğa Felsefesinin Temelleri”)adlı yapıtında bir doğa felsefesinin dayanması gereken temelleri, Die Grundlagen der Physik (“Fiziğin Temelleri”) adını verdiği çalışmasında da fiziğin temellerini araştırmıştır. Dingler’e göre bilimin de felsefenin de ana konusu bilginin temel sorunlarıdır. Temel sorunlar yeterli bir çözüme ulaşmadıktan sonra onlar üzerine kurulacak bilginin sağlamlığından söz edilemez. Temel sorunu ayrıca bir yöntem sorununu gündeme getirir. Yöntemin dayanağı doğadır; doğa bilimlerinin deneyle saptanan verileridir.
Metafiziğin temel sorunu ise istençtir. Bu istenç diri bir varlıktır ve düşünme yoluyla kavranamaz, yalnız varolduğu, sürekli bir akış içinde kendini sürdürdüğü sezilir. Bu durum, istencin, temel varlık oluşundan dolayıdır. Bu nedenle düşünmenin temelidir, en son varlıktır. Dingler’e göre kişi bu diri istenci yadsımaya kalksa bile “bunu yine kendi istencine dayanarak yapabilir, oysa kişi istenci, bütün düşünme eyleminde, salt olan en son nesnedir, temel varlıktır.” Bu özelliği dolayısıyla bir temel varlık olan istencin ötesine varmak, onun arkasında başka bir temelin bulunduğunu kanıtlamaya çalışmak olanağı yoktur. İstenci konu edinen matefizik, bu özelliği nedeniyle, “en son olan’hn (res ultima) bilimidir.
Dingler’in düşünce dizgesinde istenci konu edinen metafiziğin karşısında, “ideier”i konu alan fizik yer alır. Die Methode der Physik (“Fiziğin Yöntemi”) adlı yapıtında işlediği “ideler” istecin dışında kalan ve istenç işe karışmadan, deneyle, kazanılan temel girdilerdir. Bu ideler, bilincin ışığı altında incelenir, işlenirse doğayı tanımaya yardımcı olabilecek öğeler elde edilir. Bilinçle işlenen ideler, daha sonra, gene doğayı anlamakta yarar sağlayacak düşünce ürünlerini doğurur. Böylece “en son oian”m, “istenç”in bilimi olan metafizik ile “ideier”in bilimi olan fizik el ele vererek doğanın bütününü anlamaya yarayacak yöntemi oluşturur.
Dingler matematik ve özellikle geometri soruları üzerinde de çalışmış, “aksiyom”ların kaynağına inmeyi, onları oluşturan temel öğeleri bulmayı amaçlamıştır. Ona göre bu temel öğeleri oluşturan kök-varlık da, istençtir. Bunu yapmaktaki amacı da bu temel ile bu temelden kaynaklanan bilimlerin uygulandıkları alanlar arasında sürekli bir ilgi kurmanın gereğini göstermektir.
• YAPITLAR (başlıca): Die Grundlagen der Naturphilo-sophie, 1913, (“Doğa Felsefesinin Temelleri”); Die Grundlagen der Physik, 1919, (“Fiziğin Temelleri”); Der Zusammehruch der Wissenschaft und der Primat der Philosophie, 1926, (“Bilimin Çöküşü ve Felsefenin Oncelliği”); Das Experiment, sein W esen und seine Geschichte, 1929, (“Deneyin. Yapısı ve Tarihi”); Philosophie der Logik und Arithmetik, 1931, (“Mantık ve Aritmatiğin Felsefesi”); Geschichte der Naturphilosophıe, 1932, (“Doğa Felsefesinin Tarihi”); Die Methode der Physik, (“Fiziğin Yöntemi”).
• KAYNAKLAR: A.Hübscher, Çağdaş Filozoflar, 1980, W.Kramps, Die Philosophie Hugo Dinglers, 1955; H.Scheele, Dingler e Philosophie System, 1933.
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi