Osmanlı açısından I. Dünya Savaşı (1914 -1918)
Osmanlı Devleti İttifak Devletleri arasında I. Dünya Savaşı’na girdi. Enver ve Talat paşalar Almanya ile ilgili gizli antlaşmaya dayanarak Osmanlı devletinin gecikmeden savaşa girmesini istiyorlardı. Akdeniz’deki savaş gemileri Göben ve Breslav’ın (Yavuz ve Midilli) Türkiye’ye gelmesi ve bu gemiler için satış işleminin tamamlanması İtilaf Devletleri’nin protestosuyla karşılandı. İki savaş gemisini izleyen İngiliz ve Fransız gemileri Çanakkale Boğazı’nı ablukaya aldı. Türk donanması 23 Ekim 1914’de Alman Amiral Suşon yönetiminde Karadeniz’e çıkarak Odessa, Sivastopol gibi limanları bombardıman edince 2 Kasım’da Rusya, Osmanlı devletine savaş ilan etti. 3 Kasım’da İngiliz donanması Çanakkale Boğazı’nı bombardıman etti; 5 Kasım’da da İtilaf Devletleri Türkiye’ye savaş ilan etti. Böylece Osmanlı İmparatorluğu katılmaya zorunlu olmadığı ve hazırlıksız bulunduğu savaşın içinde yer alarak I. Dünya Savaşı’na girdi.
Osmanlı savaş harekât planı Türk ve Alman subaylarının işbirliğiyle hazırlandı.
Osmanlı ordusu Alman ordusunun Avrupa cephelerinde, Bulgaristan ve Romanya’daki harekâtına destek olurken Kafkas Cephesi’nde Ruslar’a, Suriye ve Filistin cephelerinde İngilizler’e karşı savaşmak ve Boğazlar’ı saldırılara karşı korumak zorunda kaldı.
4 yıl süren savaş Türkler’in çok ağır kayıplar vermesine yol açtı. Ölü ve yaralı sayısı 725.000’e ulaştı. İmparatorluk dağıldı. Sevr Antlaşması’nın ağır hükümlerine boyun eğmeyen Türk halkı, Kurtuluş Savaşı’nı gerçekleştirerek yeni Türkiye Cumhuriyeti’ni kurdu.