EHRENBURG, İlya Grigoryeviç (1891-1967) SSCB’li şair, yazar.Özellikle II. Dünya Savaşı ve öncesi Avrupası’nı konu alan ırmak-romanlarıyla dünya çapında ün kazanmıştır.
27 Ocak 1891’de Kiev’de doğdu, 1 Eylül 1967’de Moskova’da öldü. Yahudi bir aileden geliyordu. Babası mühendisti. Moskova’da lise öğrencisiyken devrimci örgütlerle işbirliği yaptığı için 1908’de tutuklandı, liseden atıldı. Aynı yıl Paris’e gitti. 1911’de ilk şiir kitabını çıkardı. I. Dünya Savaşı süresince cephede savaş muhabirliği yaptı. 1917’de Rusya’ya döndü. 1921 yılma kadar Ukrayna’da kaldı, iç savaşta Bolşevikler’i destekleyip desteklememek arasında kararsızdı. Yeniden Avrupa’ya gitti. Fransa, Belçika ve Almanya’da yaşadı. 1924’te Sovyetler Birliği’ne döndü. Moskova’da çeşitli yazar örgütlerinde çalıştı. Kısa bir süre sonra çeşitli Sovyet gazetelerinin dış muhabiri olarak Avrupa’ya gönderildi. Izvestiya gazetesi adına İspanya İç Savaşı’nı izledi. 1941’de Sovyetler Birliği’ ne döndü. Savaşın bitimine kadar güçlü ve verimli kalemiyle Naziler’e karşı yüzlerce yazı, şiir, öykü yazdı. 1942’de yayımladığı Padenye Parija (Paris Düşerken) adlı romanıyla Stalin Ödülü’nü kazandı. 1961-1965 arasında anılarını Lyudi, godı, Jizn (“İnsanlar, Yıllar, Yaşam”) adlı altı ciltlik bir kitap halinde yayımladı.
Ehrenburg’un ilk şiir kitaplarında simgeci, biçimci şiirin etkileri görülür. I. Dünya Savaşı, düşüncelerini ve sanatsal yönelişini değiştirmiştir. 1916’da yayımladığı Stihi o Kanunah’da. (“Arifeler Üstüne Şiirler”) burjuva yaşam biçimini ve emperyalist savaşı yeren şiirler vardı. 1919’dan sonra düzyazıya yöneldi. 1922’de yayımladığı Noebıçayrııye pohojdeniya Gulio Gurenito (Julio Jurenito) adlı romanı insan-toplum, duygu-görev çatışmalarını yergiyle ele alan bir yapıttı. Batı dünyasına güçlü bir saldırı niteliği taşıyan Paris Düşerken’\e kendisini dünya çapında bir yazar kılacak çalışmalarını yayımlamaya başladı. Bu romanda Fransa’nın 1939 yılından önceki görünümlerini, çeşitli katmanlardan kişiler aracılığıyla ve yoğun üslubuyla güçlü bir gerçeklik duygusu yaratarak işledi. Aynı dönemin ürünleri olan Burya (Fırtına) ve Devyatıy val (Dipten Gelen Dalga) II. Dünya Savaşı’ndaki Alman saldırganlığına karşı Avrupa ve Sovyetler Birliği’nde beliren güçlü direnmeyi, iki ayrı roman yapısı içinde ancak aynı karakterlerin öyküleri etrafında, bir ırmak-roman biçiminde ele alıyordu. Fırtına Ehrenburg’a ikinci bir Stalin Ödülü kazandırdı.
Stalin’in 1953 yılında ölümünden sonra Sovyet edebiyatında beliren liberalleşmenin öncülüğünü yapan sanatçılardan biri olan Ehrenburg, Attopel (“Buzların Çözülüşü”) adlı romanıyla Stalin döneminin kimi uygulamalarını Sovyet edebiyatında ilk kez eleştiren yazarlardan biri oldu. “Çözülüş” sözcüğü, daha sonra, aynı tutum içindeki sanatçıların geliştirdikleri edebiyat hareketinin adı olarak kullanılmaya başlandı. Bu hareket Sovyet toplumunun sorunlarını, daha önceki dönemde gösterilemeyen bir gerçekçilikle ele alıyordu. Ehrenburg bundan sonraki yapıtlarında sürekli yenilikler, üslup değişiklikleri aradı. Kapsamlı bir çalışma olan anılarım yayımladı.
• YAPITLAR (başlıca): Şiir: Stihi o Kanutıab, 1916, (“Arifeler Üstüne Şiirler”). Roman: Neobıçaynıye pohojdeniya Gulio Gurenito, 1922, (Julio Jurenito); Lyubov’ Z-hanetı Ney, 1924, (“Janet Ney’in Aşkı”); Rvats, 1925; Den’ vtoroy, 1933, (“ikinci Gün”); Padenye Parija, 1942, (Paris Düşerken); Burya, 1947, (Fırtına); Devyatıy val, 1951, (Dipten Gelen Dalga); Attopel, 1954, (“Buzların Çözülüşü”). Anı: Lyudi, godı, Jizn, 6 cilt, 1961-1965, (“İnsanlar, Yıllar, Yaşam”).
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi