DOBB, Maurice (1900-1976) İngiliz, iktisatçı. Marxist iktisat öğretisinin, Sovyet planlama modeli ve sanayileşme stratejisinin İngilizce konuşulan ülkelerde öğrenilip anlaşılmasında önemli rol oynamıştır.
Maurice Dobb orta halli bir tüccar ailesinin çocuğu idi.1919-1922 arasmdaCambridge Üniversitesi’nde iktisat öğrenimi gördü. 1922-1924 arasında Londra Üniversitesi’nde doktorasını tamamladı. E. Cannan’ın denetimi altında yazdığı doktora tezinin konusu, “Kapitalist İşletme ve Sosyal İlerleme” idi. 1924’de Cambridge Üniversitesi’ne iktisat okutmanı olarak atandı. 1967’de emekli oluncaya kadar bu üniversitede öğretim üyeliği yaptı.
Gelişimi
Maurice Dobb 20.yy’da Ingiliz üniversite sistemi içinde yetişen ve etkin olan ilk Marxist iktisatçıdır. I. Dünya Savaşı sırasında ve ertesinde Ingiliz aydınlarında gözlenen sola yönelmenin etkisi altında kalan Dobb, savaştan bir yıl sonra Cambridge Üniversitesi’ ne girdiğinde Marx, Hobson, Bernard Shaw ve W.Morris gibi düşünürlerin yapıtlarının etkisiyle kendisini sosyalist saymaktaydı. Ancak, Cambridge’de sosyalist eğilimli öğretim üyesi sayısının çok az olması ve Neo-Klasik iktisat Okulu’nun egemenliği nedeniyle M.Dobb, Marxist iktisadı tek başına ve klasik metinleri doğrudan inceleyerek öğrendi ve özümledi. Öğrencilik yıllarında Ingiliz işçi Partisi ile ilişki kurdu. 1922’de ise Komünist Partisi’ne girdi.
Dobb, Cambridge’de iktisadın aşağı yukarı tüm alanlarında ders okutabilen ve bir yandan klasik iktisadın, öte yandan Neo-Klasik kuramın temellerini bilen ve bu okulları kendi iç mantıkları bakımından da değerlendirip eleştirebilen bir iktisatçı olarak tanındı. Cambridge Üniversitesi bu bakımdan uygun bir ortam oluşturuyordu :Keynes ve öğrencileri Neo-Klasik iktisadın geleneksel uğraşı alanlarının tamamen dışına yönelik çalışmalar sürdürüyorlar, İngiliz iktisat geleneğinde tartışmasız bir üstünlük kurmuş bulunan Marshall’ın egemenliğini yavaş yavaş aşındırıyorlardı. Öte yandan Dobb, ülkelerindeki baskıcı rejimlerden koparak Cambridge’e gelen İtalyan Sraffa ve Polon-yalıjKaleki gibi geleneksel iktisat öğretisinin dışında kalan iki kişiyle birlikte çalışma imkânı buldu. Bu canlı ve yeniliklere açık ortam, Dobb’un gelişiminde önemli bir rol oynamıştır. Yine de uzun yıllar Marxist iktisadın Cambridge’de ve diğer İngiliz üniversitelerinde M.Dobb’dan başka bir temsilcisinin olmadığı söylenebilir.
Katkıları
Maurice Dobb’un çağdaş iktisat yaşamına katkıları üç eksen üzerine kuruludur. Bunlar, Marxist iktisatkuramınm çağdaş ve zenginleştirilmiş bir yorumuna bağlı olarak yapılan Neo-Klasik iktisat eleştirisi; Sovyet planlamasının bir sanayileşme ve kaynak tahsisi modeli olarak çözümlenmesi ve Batı Avrupa’ da feodalizmden kapitalizme geçiş sürecinin çözümlenmesinden çıkarsanan genellemelerdir. Bu üç ana konunun ilk ikisinin bir bileşkesi, sosyalizmin iktisat kuramı üstündeki çalışmalarında ortaya çıkar. Ayrıca, Sovyet sanayileşme deneyiminden azgelişmiş ülkeler için çıkarılabilecek dersler, Dobb’un planlama stratejisi ve planlama-büyüme modelleri üstündeki kuramsal yazılarında geliştirilmiştir.
Dobb’un 1937’de yayımlanan Political Economy and Capitalism (“Ekonomi Politik ve Kapitalizm”) adlı kitabı, geleneksel iktisat öğretisi içinde yetişmiş kişilere Marxist kuramın incelik ve derinliklerini göstermenin yanı sıra Neo-Klasik iktisadın temel bir eleştirisini de içermesi bakımından önem taşır. Bu eleştiri, 20-25 yıl sonra öteki Cambridge iktisatçılarının sermaye kuramı tartışmaları sırasinda Marjinalist Okul’a karşı geliştirdikleri eleştirilerin temel öğelerini içerir; ancak Dobb’un bu alana yaptığı katkılar genellikle farkedilmemiştir. Bunda, sözü geçen yapıtın, Keynes’in iktisat çevrelerinde büyük çalkantılar yaratan General Theory of Employment, Interest and Money (“İstihdam, Faiz ve Paranın Genel Kuramı”) adlı yapıtından hemen sonra yayımlanmış olmasının rolü de vardır. 1937’de yayımlanan çalışması ile 1973’te yayımlanan ve son kitabı olan Theories of Value and Distribution since Adam Smith (“Adam Smith’ten Bu Yana Değer ve Bölüşüm Kuramları”) arasında M.Dobb aynı çizgiyi geliştirmiş ve klasik (özellikle Ricardocu) iktisadın doğal uzantısı saydığı Marxist iktisadın akademik çevrelerde etkinlik kazanmasında belirleyici bir rol oynamıştır. Ricardo’nun toplu eserlerinin yayma hazırlanmasında Sraffa ile işbirliği yapması ve bu yayının ilk cildine Ricardo’ nun iktisadi düşüncesinin gelişimi üstüne yazdığı çok ilginç önsöz bu çerçeve içinde önem taşır.
Etkin kaynak ayrılması sorunu
Dobb’un bir sosyalist sanayileşme ve büyüme modeli olarak değerlendirdiği Sovyet ekonomisine ilişkin çalışmaları, bu önemli tarihsel deneyime siyasi önyargılarla ya da Neo-Klasik kuramın dar kalıpları içinde bakan iktisatçıların konu üzerindeki tekellerinin kırılmasına yol açmıştır. Dobb’un iktisat kuramına bakış açısı ile Sovyet iktisadı hakkmdaki bilgilerinin bileşiminden iki yan gelişme doğmuştur. Birincisi, 1930’lu yıllarda “sosyalizmin iktisat kuramı” üzerindeki sağ ve sol eğilimli neo-klasik iktisatçılar arasındaki polemiğe yeni bir boyut kazandırmasıdır. Bu polemik, etkin kaynak tahsisinin, yani “varolan kaynaklarla azami refahın sağlanmasının” sosyalist bir ekonomide mümkün olup olmayacağı üzerinde sürdürülmekte idi. Dobb, kaynak dağılımını değiştirerek, yapısal dönüşme, sanayileşme, hızlı büyüme ve bölüşüm gibi dinamik hedeflerin sosyalist bir ekonominin ya da herhangi bir toplumun temel sorunları olabileceğini göstermiş, daha sonra, özellike 1960’h yıllardaki makalelerinde ve Welfare Economics and Economics of Socialism (“Refah İktisadı ve Sosyalizmin iktisadı”) adlı kitabında, kaynak tahsisi sorununun bu dinamik boyutunun “statik etkinlik” kavramı ile uzlaşabilmesi üzerinde ilginç denemeler yapmıştır. Dobb’un bu katkıları, iktisadın “refah teorisi” diye anılan kolunun dinamik etkinlik ve merkeziyetçi kaynak tahsisi modelleri ile zenginleşmesine imkân vermiştir.
Maurice Dobb’un kuramsal yaklaşımı ile Sovyet deneyimi hakkmdaki bilgilerinden türeyen bir diğer katkı, kalkınma sorunlarının bir büyüme-planlama modeli içinde ele alınması biçiminde gerçekleşmiştir. Dobb, Sovyet büyüme ve sanayileşme sürecini gerçekleştiren planlama stratejisinin tüm azgelişmiş ekonomiler için geçerli olabilecek unsurlarını saptayarak bunlardan genel bir yatırım planlaması ve büyüme modeli türetmiştir. Bu denemeyi, 1950’li yıllarda yazdığı bazı makaleler ile 1960’ta yayımlanan An Essay on Economic Growth and Planning (“Ekonomik Büyüme ve Planlama Üzerine Bir Deneme”) adlı kitabında gerçekleştirdi. Marx’ın “yeniden üretim şemaları” ile Sovyet ve Hintli iki iktisatçı olan Feldman ve Mahalanobis’in iki sektörlü büyüme-planlama modellerinden hareket eden Dobb, bu çalışmalarında yatırımların ana sektörler arası dağılımı ile teknoloji seçimini, büyüme hızım belirleyen değişkenler olarak göstermiş ve emeğin bol olduğu bir azgelişmiş ekonomide sermaye yoğun tekniklerin yeğlenebileceği koşulları belirlemiştir. Dobb’un bu tezleri, kalkınma stratejisi üzerinde düşünen az gelişmiş ülkelerin iktisatçılarını etkilemiştir.
İktisat tarihi, Dobb’un bir yan ilgi alanı olmasına karşın Studies in the Development of Capitalism (“Kapitalizmin Gelişmesi Üzerine İncelemeler”) adlı kitapta yazdıkları iktisat tarihçileri arasında, kendisinin de birkaç yazı ile katıldığı ilginç tartışmalara yol açmıştır. Marx’ta örtülü olarak varolan feodalizmin bir “üretim biçimi” olarak ilk açık tanımını Dobb’un yaptığı söylenebilir. Dobb ayrıca feodalizmin “üretim ilişkileri” düzleminde çözülerek kapitalizme dönüşmesini vurgulayan bir geçiş süreci çözümlemesi geliştirmiştir. Bu çözümleme, feodalizmi piyasa ilişkilerinin yokluğuna bağlı olarak tanımlayan ve feodalizmin çöküşünü dış ticaretin gelişiminde arayan iktisatçılar, örneğin Paul Sweezy, tarafından eleştirilmiştir. Bu tartışmayı oluşturan yazılar, Feodalizmden Kapitalizme Geçiş adını taşıyan kitapta derlenmiştir.
Dobb, Ricardo ve J.S.Mill gibi büyük isimlerden sonra Neo-Klasik iktisatta ortaya çıkan dönüşümleri yakından bilen bir kişi olarak, Buharin dışında, Neo-Klasik iktisatla ciddi hesaplaşma yapan ilk Mar-xist iktisatçı olarak da önem taşır. Ayrıca, sosyalist ekonomiler, refah iktisadı, planlama, kalkınma stratejileri veiktisat tarihialanlarındayazdıkları ileMandzm’ in çeşitli iktisadi konularda güçlü analiz araçları sağlayabileceğini göstermiştir. Bu özellikleri ile Maurice Dobb, 20.yy’da yetişen en önemli Marxist iktisatçılardan biri olarak kabul edilmektedir.
• YAPITLAR (başlıca): Wages, 1928, (“Ücretler”); Politi-cal Economy and Capitalism, 1937, (“Ekonomi Politik ve Kapitalizm”); Studies in the Development of Capitalism, 1946, (“Kapitalizmin Gelişmesi Üzerine İncelemeler”); Soviet Economic Development since 1917, 1948, (“1917’den beri Sovyet İktisadi Gelişmesi”); Works and Correspondence of David Ricardo(P.Sraffa ile), 1950-1955, (“David Ricardo’nun Çalışmaları ve Yazışmaları”); Some Aspects of EconomicDevelopment.’Three Lectures, 1951, (“iktisadi Kalkınmanın Bazı Yönleri”); On Economic Theory and Socialism-.Collected Papers, 1955, (“İktisat Kuramı ve Sosyalizm-.Toplu Makaleler”); An Essay on Economic Gromth and Planning, 1960, (“İktisadi Büyüme ve Planlama Üstüne Bir Deneme”); Papers on Capitalism, Development and Planning, 1967, (“Kapitalizm, Kalkınma ve Planlama Üstüne Yazılar”); Welfare Economics and Economics of Socialism, 1969, (“Refah Ekonomisi ve Sosyalizmin Ekonomisi”); Theories of Value and Distri-bution since Adam Smith, 1973, (“Adam Smith’den Bu Yana Değer ve Bölüşüm Kuramları”).
• KAYNAKLAR: E.Hobsbatvm, Essays Presented to Maurice Dobb, 1967; Cambridge Journal of Economics, 11(2), 1978, (M.Dobb özel sayısı).
Türk ve Dünya Ünlüleri Ansiklopedisi