İslam'da Kurban -Mahiyeti ve Anlamı- Hakkında Bilgi

İbadetlerde fert ve toplum yararıyla açıklanabilir unsur­larla taabbüdî nitelik taşıyan ve Allah’a bağlılığı temsil eden simgesel davranış­lar çok defa bir arada bulunur. Ancak malî bir ibadet olan kurbanda taabbüdî yön­ler de bulunmakla birlikte fert ve toplum yararı daha ön plandadır. Kurbanı hayva­nın eti veya derisi için kesiminden fzebh, tezkiye] ayıran temel fark, onun Allah’ın rızâsını kazanma ve isteğine boyun eğme gayesiyle kesilmiş olmasıdır. İbadetin özü­nü teşkil eden bu gaye ancak şâriin bil­dirdiği şekil şartlarına uyulduğunda ger­çekleşmiş olur. Bu yönüyle kurban iba­detinin Özü ve biçimselliği dinî bildirime dayanır. Kesilen kurbanın etinin yenmesi, derisi ve diğer parçalarından âzami ölçü­de yararlanılması ibadetin özüyle alâkalı bir gereklilik olmayıp ikinci derecede ya­rarlar, ibadetin dünyevî boyutu ve anla­mı olarak görülebilir. Klasik doktrinde kurban ibadetinin rüknünün kan akıtma olarak belirlenmesi de mücerret bir itlaf ameliyesi değil, bu ibadette derunî bir hal olan kulluk bilinç ve iradesini temsil eden ve yükümlülüğün en alt sınırında bulunan objektif bir işlemin kriter olarak seçilmesi anlamını taşır.

Kişi kurban kesmekle Allah’ın emrine boyun eğmiş ve kulluk bilincini koruduğu­nu canlı bir biçimde ortaya koymuş olur. Bunu yaparken de malını Allah için telef etmesi değil en yakınlarından başlayarak insanlara yararlı olacak tarzda gerçekleş­tirmesi istenmiştir. Kur’an’da kurbanın kan ve etinin değil kesenlerin dinî duyar­lılıklarının (takva) Allah’a ulaşacağının belirtilmesi [Hac 22/37] buna işaret eder. Kurban Allah’a verdiği nimetlerden dolayı şükür anlamı da taşır. Müminler her kurban kesiminde, Hz. İbrahim ile oğ­lu İsmail’in Cenâb-ı Hakk’ın buyruğuna mutlak itaat konusunda verdikleri, Kur­’an’da da özetle aktarılan [Sâffât 37/ 102-107] başarılı sınavın hâtırasını tazele­miş ve kendilerinin de benzeri bir itaate hazır olduklarını simgesel davranışla gös­termiş olmaktadırlar.

Kurban toplumda kardeşlik, yardım­laşma ve dayanışma ruhunu canlı tutar; sosyal adaletin gerçekleşmesine katkıda bulunur. Özellikle et satın alma imkânı bulunmayan veya çok sınırlı olan yoksul­ların bulunduğu ortamlarda onun bu ro­lünü daha belirgin biçimde görmek müm­kündür. Zengine malını Allah’ın rızâsı, yardımlaşma ve başkalarıyla paylaşma yolunda harcama zevk ve alışkanlığını verir; onu cimrilik hastalığından, dünya malına tutkunluktan kurtarır. Fakirin de varlıklı kullar aracılığıyla Allah’a şükret­mesine, dünya nimetinin yeryüzündeki dağılımı konusunda karamsarlık ve düş­manlıktan kendini kurtarmasına ve ken­dini toplumunun bir üyesi olarak hisset­mesine vesile olur. Kurban ibadetinin ya­rarı sadece sosyal dayanışma ve malî yar­dıma indirgenemeyeceği. her ibadetin öz ve biçim olarak ayrı anlam ve hikmetleri bulunduğu için kurban yerine başka bir ibadetin ikame edilmesi, meselâ kurba­nın parasının dağıtılması, fakirlere gıda yardımı yapılması, namaz kılınıp oruç tu­tulması caiz görülmez.

  • Kurban Kesmek, Kesmenin, Yükümlülük Şartları, Hakkında Bilgi
  • İslam’da Kurban -Kurbanın Dini Hükmü- Hakkında Bilgi
  • İslam’da Kurban -Kurban Çeşitleri- Hakkında Bilgi
  • Kurbanın Geçerlilik Şartları, Kurban olan hayvanlar, Özellikleri, Hakkında Bilgi
  • İslam’da Kurban Nedir, Hakkında Bilgi
  • Kurban Nedir, Dinler Tarihinde, Yahudilikte, Hıristyanlıkta, Hakkında Bilgi
  • Kurban Nedir, Ne Demektir, Kelime Anlamı, Hakkında Bilgi

TDV İslâm Ansiklopedisi

Daha yeni Daha eski